-Sercan KAPUSUZ-

  Devrek Karşıyaka mahallesinde meydana gelen sel felaketi sırasında kendi hayatını hiçe sayan Elmas Doruk, annesi olmayan minik kediyi kurtarmayı başardı.

   Devrek'in Karşıyaka Mahallesi'nde 09 Temmuz tarihinde şiddetli yağışın ardından Çomaklar Deresi'nin taşması sonucu iş yerleri ile çok sayıda ev su ve balçık altında kaldı. Sel felaketinin başladığı esnada Elmas Doruk ekmek almak için marketteydi. Doruk evine dönerken yol kenarında bir kedinin sel sularına kapıldığını gördü, aniden yükselen sel sularına rağmen canı pahasına yavru kediyi kurtarmayı başardı. 

   Suların aniden yükseldiği esnada boğulmak üzere olan kediyi gördüğünü ve kurtatmak için koştuğunu dile getiren Elmas Doruk yaşadıklarını şu şekilde anlattı; 

   "Biz o gün sel olacak diye annemle birlikte ekmek almaya gittik. Evden aşağaya indiğimizde akan suların rengi değişti. Anneme bir yer patladı acele edelim dedim. O ara market sahibine yardım ettik. Tam dönüşte sular bir anda yükseldi. Kediyi gördüm boğuluyordu kaçamaya çalışıyordu. Bizim evin oraya girmeye çalışıyordu arka kapıdan. Anneme dedim sen git ben kediyi alıp geliyorum. Karşı yoldaydık biz. Ben karşı tarafa geçtim koşarak. O sıra terliklerim falan ayağımdan çıktı. Sonra ben kediyi aldım. Annemde o sırada eve çıktı. Evin önüne geldim, kediyi bahçeye koydum. Evin önünde oyalandık biraz eşyalarımızı kurtaralım diye. O ara sular bir anda yükseldi, iki taraftan evin önüne sular gelmeye başladı. Kediyi geri aradım bizim evin önünde. Otların arkasına saklanmış, kediyi buldum oradan aldım. Benden kaçtı elimi ısırarak. Bizim kömürlüğe girdi. Ben ağlamaya başladım ölecek diye. Ev sahibimiz sen ağlama ben gitireğecem sana dedi. Kediyi kömürlükten alıp bana geri getirdi.

   O sırada sular tekrar yükseldi, ekstradan yılanlarda çıkmaya başladı. Kucağımda kedi bizim kapı kilitlendi açılmadı. Ev sahibi, kardeşi, hanımı yardım etmeye kapıyı açmaya çalıştılar. Kapı hiçbir şekilde açılmadı, kilitlendi sanırım pislikten. yukarıdan anahtar saldılar bana kucağımda kediyle bende açmaya çalıştım yine açılmadı. Yılanlar falanda geldi ayağıma değdi. Kardeşim gördü beni sular yükselmeye başlayınca ablam boğuluyor sanıp ağlamaya başladı. Annemi gördüm, anem de beni gördükten sonra o can havliyle bişey olacak bana diye kapıyı açtı. Bizi içeriye aldı o sıra garajada su doldu mahvoldu. Aynı hızla kapıyı geri kapattık. kediyi aldık benim evdede bir kedim var. Kediyi aldık balkona koyduk kuruladık karnını doyurduk. 2 gün bizim evde kaldı. Kedni kedimle anlaşamadıkları ve biribirilerine zarar verdikleri için barınağa bırakmak zorunda kaldım."

   GÖZÜM GÖRDÜ, GÖNLÜM KABULLENMEDİ

 O an olması gerekeni yaptığını, onlarında birer can ve yaşamaya haklarının olduğunu belirten Doruk sözlerini şu şekilde tamamladı:

  "Onlarda bir can. İnsanlarda can kaybımıyız yok çok şükür ama hayvanlarda çok can kaybı oldu. Bir tanede bir tanedir. Göz görüyor gönül katlanamıyor. Olması gereken buydu aslında insanlık adına yapılması gereken buydu. Ben ekstra bişey yapmadım. Gözüm gördü gönlüm kabullenmedi o an yapılması gereken oydu diye düşünüp hareket ettim. Tek sıkıntı suların hızla yükselmesi ve ikimizinde canının tehlikede olmasıydı. Olması gerekeni yaptım sadece sonuçta onlarda birer can. Yaşamaya hakları var."   

  Barınağa teslim edilen kedi tedavi altına alındı. Kedinin sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi.