Reklamı Geç
Advert
Advert
Advert
Advert

CUMHURİYETİMİZİN 100. YILI

YAŞASIN ATATÜRK YAŞASIN CUMHURİYET!...

CUMHURİYETİMİZİN 100. YILI
Bu içerik 420 kez okundu.
Advert

     Cumhuriyetimizin yüzüncü yılını milletçe kutluyoruz. Ancak içimiz buruk. Bir yanda irtica, bir yanda bölücü terör, el birliği etmişler cumhuriyetimizi yıkmaya çalışıyorlar. Diğer taraftan çeteler, mafya, uyuşturucu kaçakçıları, faili meçhul cinayetler, kayıplar, işbitiriciler, köşedönücüler içten içe kemiriyorlar cumhuriyetimizi. Bizler ise eski güzel günleri hasretle anıyor, neredeyse yeni bir kurtarıcı bekliyoruz.

    Atatürk'ün kurduğu laik cumhuriyet, çağdaşlaşma yolunda attığı tüm devrimleri, sistemli bir şekilde bozulmaya başladı. Üniversiteler bilim yuvası olmaktan çıktı, hak-hukuk ayaklar altına alındı, milli eğitim tarikat-cemaatlerin eline geçti. Kısacası ülke tarikatlar, camaatler sarmalı altında Arap kültürüyle savruluyor. Bunun en büyük nedeni de siyasi iktidarın yarattığı iklimdir.

     Ülkenin ekonomik durumu içler acısı, insanımız yoksul ve yoksunlaştı. Ülkemiz, dış ülkelerden para dilenir hale getirildi. İktidarın uyguladığı yanlış dış politikayla Atatürk'ün, “Yurtta barış cihanda barış” ilkesinden sapılmış, Türkiye adeta yalnızlığa sevkedilmiştir.

     Gelinen noktada, anayasanın verdiği özgürlükler kısıtlanmış, parlemanter sistem kaldırılmış, yasama, yürütme ve yargı erkleri tek bir kişinin egemenliğine verilmiştir. Atatürk' ün gösterdiği çağdaşlık ve modern bir Türkiye'den uzaklaşıldığının kanıtıdır.

     Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşuna giden yolun başlangıcında milletimizin “kayıtsız şartsız, bağımsız yeni bir Türk Devleti” kurmak üzere “ya istiklâl ya ölüm” ilkesi ile başlattığı Milli Mücadele ve Kurtuluş Savaşımız yer almaktadır. Bu süreç içinde Erzurum ve Sivas Kongrelerini takiben 23 Nisan 1920'de, millî iradeye dayanan Türkiye Büyük Millet Meclisi açılmış ve bütün dünyaya karşı, yayınladığı beyanname ile “egemenliğin kayıtsız şartsız Türk milletine ait olduğunu” ve “Büyük Millet Mecli-si'nin üzerinde hiçbir makam bulunmadığını” ilân etmişti. Gerçi bu meclis ve bu meclisin içinden çıkan “Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti”, yapısı ve işleyişi yönünden, aslında ismi konmamış bir cumhuriyet yönetiminden farksızdı. Ama Millî Mücadele'nin ve Kurtuluş Savaşı'nın zaferle bitişini ve Lozan Antlaşması' yla bağımsızlığımızın bütün devletlerce onayını takiben, artık devlet yönetiminin daha açık biçimde isim alması gerekiyordu. İşte 29 Ekim 1923 günü yapılan Anayasa değişikliği ile bu husus da yerine getirildi ve bu yıl 100. yıldönümünü kutladığımız Cumhuriyet ilân edildi.

     Bugün yine sözü Büyük Atatürk'e bırakalım:

     “Ey Türk Gençliği!

      Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyeti'ni, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.

      Mevcudiyetinin ve istikbalinin ye-gâne temeli budur. Bu temel senin en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahili ve harici bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklâl ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve cumhuriyetine kasdedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bil-fiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsi menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr-ü zaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.

     Ey Türk istikbalinin evladı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk İstiklâl ve Cumhuriyeti'ni kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur! (1927)”

     Bu bilinçle Cumhuriyetimizin 100. Yılı Kutlu Olsun!...

     Yaşasın Mustafa Kemal…   

     Yaşasın Cumhuriyet!...

Advert
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİRX
KORUMA KURULU BİR TARİHİ YOK EDİYOR
KORUMA KURULU BİR TARİHİ YOK EDİYOR
EGEMENLİK PİKNİK ALANI KAPATILIYOR
EGEMENLİK PİKNİK ALANI KAPATILIYOR