Advert
Advert
Advert

ÖZGÜN: ORMAN KÖYLÜSÜNE İŞ VE İSTİHDAM OLANAĞI SAĞLANMALIDIR

ÖZGÜN: ORMAN KÖYLÜSÜNE İŞ VE İSTİHDAM OLANAĞI SAĞLANMALIDIR
Bu içerik 1950 kez okundu.
Advert

 

  Zonguldak, Bartın, Karabük İl ve İlçeleri  Orman Köylüleri Kalkındırma Kooperatifi (ORKOOP) Üst Birliği Başkanı Sabri Özgün TBMM Başkanlığına sunulan  “Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı”nın 13,14 ve 15 inci Maddeleri ile 6831 Sayılı Orman Kanununun 30 uncu, 34 üncü ve 40 ıncı Maddelerinde yapılan değişikliklerle Anayasa’nın ilgili maddelerine aykırılık ve orman köylüsünün yıllardır var olan ve Anayasa’dan kaynaklanan haklarının ortadan kaldırılmasına ilişkin olan bu Yasa Tasarısı Torba Kanunla ilgili açıklamada bulundu.

   Başkan Özgün açıklamasında, “Anayasamızın 169, 170 ve 171. Maddelerinde; “Ormanlar ve Orman Köylüsü ile Kooperatifçiliğin Geliştirilmesi” başlıkları altındaki hükümleri doğrultusunda; orman içinde yaşam mücadelesi veren orman köylümüzün öncelikli olarak işlendirilerek orman-halk ilişkilerinin en üst seviyeye çıkarılması, kırsal kesimde kooperatif üst örgütlenmesinin güçlendirilmesi amaçlanmaktadır. Bu kapsamda;

   Devlet ormanlarının Devlet tarafından yönetim ve işletilmesi. Ormanların korunması ve orman köylüsü ile işbirliği yapılmasından asla vazgeçilmemelidir.

    Bu gün, orman köylüsünün hak ve önceliklerinin geliştirilmesi şöyle dursun, yıllardır var olan ve uygulanan bu hak ve önceliklerin kaldırılması çabası içine girilmiş bulunulmaktadır.

    Dikili ağaç satışı adı altında ormanlardan faydalanmanın çok yıllık olarak, üçüncü şahıslara satış ve tahsisi ve böylece orman köylüsünün öncelikli olarak işlendirilmesini ortadan kaldıran ayrıca ormanların özelleştirilmesine başlangıç olan uygulamaya olanak veren, “6831 sayılı Orman Kanununun 30 uncu, 34 üncü ve 40 ıncı Maddelerinde yapılan değişiklikler” Anayasa’mıza aykırı bir düzenlemedir. Komisyonda ve Genel Kuruldaki görüşmeleri sırasında mutlaka Anayasa’ya uygunluğu sağlanarak orman köylümüze vereceği zarar en aza indirilecek şekle sokulmalı, böylece; hem ormanların Anayasanın ruhuna uygun olarak işletilmesi hem de orman köylüsünün öncelikli olarak çalıştırılarak, onlara iş ve istihdam olanağı sağlanmalıdır.

    Bilindiği gibi geçtiğimiz yıllarda yürürlüğe giren Büyükşehir Kanunu ile ilgili olarak Belediye Kanununda; orman köylümüz için son derece önemli olan bir düzenleme yapıldı.  Nedir o?

    Mevzuatla ‘orman köyleri ve orman köylüsüne tanınan hak, sorumluluk ve imtiyazlar orman köyü iken mahalleye dönüşen yerler için devam eder’. Üstelik benzer hüküm Bu Tasarıda da yer almaktadır.

    Bir taraftan hak ve imtiyazlar korunuyor gibi yapılıp diğer taraftan, yukarıda sözü edilen Kanun Tasarısı ile köylünün ve 3.000 ‘e yakın orman kooperatifinin yıllardır var olan yasal haklarını ortadan kaldırıcı düzenleme yapılmış olması; tam anlamıyla “ yaman bir çelişkidir”.

    Hakkın kendisini, üstelik Anayasa’ya  aykırılığı  açık olan bir Kanun Tasarısı ile ortadan kaldırıp; Tasarı’nın başka bir maddesinde, “Bu hak, sorumluluk ve imtiyazların devam edeceğine dair hüküm,” ne ifade etmektedir ?        

TASARI İLE NELER GETİRİLMEKTE VE NELER GÖTÜRÜLMEKTEDİR?

    Orman Köylüsü buruk ve mutsuz olduğu belirten Özgün açıklamasına şu sözlerle devam etti: "Orman Kanununun 30. Maddesinin mevcut halinde; Devlet ormanlarından elde edilen ürünlerin piyasa satışlarında açık artırmanın esas olduğu, gerektiğinde tahsisen satılabileceği belirtilmektedir.    

   Kanun tasarının 13. Maddesi ile; “dikili ağaç satışına da” imkan verilmektedir. Anayasa’nın 170. Maddesi orman köylüsünün işlendirilerek korunmasını ve Orman Kanununun 40. Maddesi de Orman Köyleri Kalkındırma Kooperatifleri ve köylüleri için Devlet Ormanlarında öncelikle iş yapma imkanı vermektedir. Dikili ağaç satışı ile öncelikli iş yapma ortadan kalkacağından zaten gelir seviyesi düşük ve yılın sadece belirli zamanlarında çalışabilen orman köylüsünün mağduriyetine neden olunacaktır. Dikili ağaç satışından vaz geçilmeyecekse; Orman kooperatif ve köylülerinin yöredeki iş yapma gücü dikkate alınarak dikili ağaç satışlarında limit konulması, sosyo-ekonomik bakımdan gerekli olmaktadır.

    6831 sayılı Orman Kanununun 34. Maddesinin mevcut halinde; Orman köylü ve kooperatiflerine üretiminde çalıştıkları baltalık ormanlarda yakacak odun satış hakkı verilmekte, Orman Köylerini Kalkındırma Kooperatiflerine ayrıca ürettikleri tomruk ve sanayi odunlarının %25’ni indirimli satın alma ve değerlendirme imkanı verilmektedir. Bunlara ilaveten orman idaresinin istediği şartlarda işleri gerçekleştiren gerçek ve tüzel kişilere istihkakları %10 fazlasıyla ödenmektedir.

    TBMM’ne sunulan tasarının 14. Maddesindeki 34. Madde değişikliğinde; Orman Köylerini Kalkındırma Kooperatiflerine verilen %25 indirimli satış hakkı tamamen kaldırılmaktadır. Tasarı ile; 5510 sayılı Kanuna göre sigortalı olanlar için yaptıkları işlere ait istihkaklarının %7 fazlasını sigorta şartına bağlı olarak verilmesi öngörülmektedir.

    Sonuç olarak; kooperatiflerin %25 indirimli satış hakkı yok olmakta, sadece sigortalı olanlara istihkakları %7 fazla verilmektedir. Bir taraftan kooperatifleşmenin önü kesilmekte, mevcut hakları elinden alınmakta, diğer taraftan verilecek %7 istihkak fazlası, sigortalı olma şartına bağlanarak çoğu zaman alınması imkansızlaştırılmaktadır. Zira ormandan yılda alacağı istihkakın %7’si, sigortaya ödenecek (Asgari ücret) primin bir aylık tutarını bile karşılamayacaktır. Ayrıca, emekli ve herhangi bir yerde çalışanlar ise bu haktan hiç faydalanamayacaktır. Bu nedenle kooperatiflerin %25 kayıplarını önleyecek bir istihkak fazlalığı verilmesi gerekmektedir.

    Diğer yandan, 17 Ekim 2012 tarihinde Sn. Başbakanımız (şimdiki Cumhurbaşkanımız) tarafından açıklanarak aynı gün Resmi Gazetede yayınlanan  “Kooperatifçilik Stratejisi ve Eylem Planı”nda öngörüldüğü şekilde kooperatiflerin uzmanlaşma, örgütlenme ve daha fazla katma değer yaratma hedeflerine uygun bir düzenleme yapılması gerekmektedir.

    6831 sayılı Orman Kanununun 40. Maddesinde, Anayasa’daki işlendirmeyi esas alarak orman köylerini kalkındırma kooperatiflerine ve köylülere devlet ormanlarındaki işlerde öncelikli iş alması bulunurken, Tasarı’da, “orman idaresince yaptırılan işlerde öncelik hükmü” getirilmiş ve makinalı ağaçlandırma faaliyetlerinde de bu öncelik kaldırılmıştır. Halbuki, yeterli şartları karşılayan kooperatif ve köylülerin bu işleri yine öncelikle yapabilmeleri sağlanmalıdır.

   Özetle; Baştan da belirttiğimiz gibi, Tasarı ile getirilen düzenlemelerde, bazı küçük değişiklikler ile Tasarı ormanlarımıza ve orman köylümüze zararsız hale gelebilir diye düşünmekteyiz. Orman Köylüsü buruk ve mutsuzdur. Bu konuda Bölge Milletvekillerimizden bu yasanın geri çekilmesini beklemektedirler" şeklinde açıklamasını bitirdi.

     Özgün en son bütün Müslüman Aleminin ve Yenice halkı ile Orman Köylüsünün Regaip Kandilini kutladı.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİRX
BAŞKAN BOZKURT: TABURUN GİTMESİNE ULUPINAR KAYITSIZ KALDI
BAŞKAN BOZKURT: TABURUN GİTMESİNE ULUPINAR KAYITSIZ KALDI
BAŞKAN BOZKURT: VATANDAŞIN DERDİ GEÇİM
BAŞKAN BOZKURT: VATANDAŞIN DERDİ GEÇİM