Advert
Advert
Advert
              BİR GÖZÜ AĞLAR, BİR GÖZÜ GÜLER
Celal Şakir TELCİ

BİR GÖZÜ AĞLAR, BİR GÖZÜ GÜLER

Bu içerik 3781 kez okundu.

   İnsanoğlu dünyaya gelince başlamış ağlamaya… Ağlamak beşeri bir duygudur.

     Peki siyasetçi ağlar mı?

    Elbette ağlar.

   Ancak; Uluorta, milletin gözüne soka, soka nerdeyse duygu istismarı yaparcasına ağlarsa hiç hoş olmaz.

   Önceleri bazı kesimleri etkilediği düşünülse bile, ağlamak sıklaşırsa, Bülent Arınç gibi alay konusu olur.

    ***

    90’lı yılların başından bir siyasi hatıram aklıma geldi.

    İlçemizin bir beldesinde seçim var, bizlerde İlçe Yöneticileri olarak tam kadro Belde’deyiz.

    Mütevazi parti binamızın balkonundan, zamanın Karabük Belediye Başkanı Sayın Dursun Altıparmak halka hitap ediyor.

    Coşkulu kalabalık alkışlıyor, bilenler bilir Sayın Altıparmak muazzam hatiptir, etkili konuşur.

    Bende bina içinden takip ediyorum. Bir ara birde baktım yanımda oturan yaşlı parti yöneticisi başladı ağlamaya…

    Şaşırdım.

   “Ne oldu abi, neyin var” dedim.

   “Sevinçten Celal bey, Allah bizlere bugünleri de gösterdi” dedi.

   Ve ağlamaya devam etti…

   Ben; yapma, etme, tansiyonun çıkar, hasta olursun dedikçe... Yönetici daha çok ağlıyor.

    ***

 O arada İlçe Başkanımız, kurt politikacı Rahmetli Erol Aydemir kapıda gözüktü.

   Hızla içeri girdi.

   “Ağla… efendi ağla, açılırsın” deyince, şaşırdım bana dışarı gel diye işaret etti ve Erol abiyle peş peşe koridora çıktık.

   Dışarı da dedi ki;

  “Bak oğlum, bu tiplerin ağlaması Fahişe ağlamasıdır, bunların bir gözü ağlar, bir gözü güler, bunlara inanma”

   Sonra devam etti;

   “Bu hokkabaz geçen yıl Anavatan Partisindeydi, iktidarı görünce bize geldi, yarın iktidar değişince kesin ve rahatlıkla o partiye geçer, ağlamasını orada sürdürür, bunlar böyledir” dedi.

   Yanımdan uzaklaşırken, benim için “Buda amma safmış” dediğini duyar gibi oldum.

   O zaman çok kızmıştım.

   Şimdi hatırlıyorum da, tecrübe konuşmuş,  Erol Aydemir son derece haklıymış.!

 

LEVENT KIRCA

 

    Rahmetli Levent Kırca anlatıyor;

   Bir tane mütevazi kamyonetim var, Kadıköy’deki Katlı otoparklardan birine tırmanmaya çalışıyorum.

   Virajları biraz zor alıyorum.

   Arkada bir araba korna çalıp duruyor, ya sabır çekiyorum, genç sürücü sabırsız, gene korna’ya basıyor, virajı alamadığımdan, bir ileri iki geri yapmak zorunda kalıyorum.

    Geri giderken gene yükleniyor kornaya, camı açıp bağırıyorum.

  “Sebep ne?”

   “Ya arabama çarparsan”

   “Ulan salak mıyım?” diyorum.

   “Olmadığın ne malum” diye cevaplıyor.

   Bu cevap beni güldürüyor, tartışmanın harareti sönüyor.

   

GÜNÜN DÖRTLÜĞÜ:

 

   “Mal mülk düşkünleri rahat yüzü görmezler,

    Bin bir derde düşer, canlarından bezerler,

    Öyleyken ne tuhaftır, yine de övünür,

    Onar gibi olmayana adam demezler.”

 

     

DİĞER YAZILAR
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİRX
BAŞKAN BOZKURT: VATANDAŞIN DERDİ GEÇİM
BAŞKAN BOZKURT: VATANDAŞIN DERDİ GEÇİM
CHP İLÇE BAŞKANI DİKENLİ: ULUPINAR ARTIK KENDİNE GEL
CHP İLÇE BAŞKANI DİKENLİ: ULUPINAR ARTIK KENDİNE GEL