“Çekim yasası kuralı şudur: ne istiyorsan onu çekemezsini neysen onu çekersin” demiş Wayne Dyer... Hayatımızın bir dönemini meşgul eden ve bilenler tarafından uygulanan bir yöntem, çekim yasasıdır. Neyi düşünürseniz onu kendinize çekersiniz gibi kısa bir özeti vardır.

   Bu tamamen "düşünce gücü" fikri ile başlayan bir süreçte meydana gelmiştir. Fakat daha derinlere bakarsak niyet ve dua ile ilgisini görebiliriz. Çekim yasası hayatımızı etkileyen pek çok etkeni kendimizin değiştirebileceğini ve bunu çekebileceğimizi iddia eden bir teoridir.

   Aslında hayatta her şeye biraz şüphe ile bakmakta mutlaka bir fayda olmalı.... Sütten dili yanan yoğurdu üfleyerek yer şüpheciliğinde değilse bile yine de ona yakın bir tavır sergilemek belki bazı durumlarda size kar bile getirebilir.

Çekim yasası dediğimiz kavram niyet kavramı ile aynı neredeyse. Niyette istemekten ve çağırmaktan geçer. "40 kere söylersen olur" diye bir deyişimiz var. O halde düşüncelerimiz gelecek hayatımızda büyük rol oynuyor. Ama bir farkla düşüncelerinizi gerçekleştirecek olan sizsiniz. Hazır olmadığınız hiç bir şey dileseniz de size gelmeyecektir. Hazır olduğunuz halde istemediğiniz şeyler ise size gelecektir. Burada ana kavram hayatınıza çekeceğiniz şeyleri sizin tam olarak belirleyemediğiniz. Unutmayalım ki  bilinçaltı seviyemiz hayatınızı yönlendirmede bilinçten yani sizden daha büyük rol oynuyor. Hayatınızı yönlendirirken yapmanız gereken en önemli şey doğru planlar.

Bunun ile ilgili güzel bir fıkra var :) . Ermeni her gün dua ediyormuş ne olur Tanrım milli piyango bana çıksın diye. Yan dükkandaki Müslüman komşusu her gün kulak misafiri oluyormuş bu duaya. Müslüman komşu her gün duayı tekrar tekrar dinlemekten o kadar yorulmuş ki Ellerini açıp Ya rabbim demiş ne olur şu komşuma milli piyangodan para çıksın. O sırada bir melek duayı duyup Müslümana görünüp ah demiş keşke bizde bıktık ama bilet almıyor ki. Fıkra böyle bitiyor. Sonuçta eğer bir şeyi istiyorsanız onunla ilgili bir şey yapmanız gerekir. İstediğiniz şey için zaman ve enerjinizi harcarsanız ve niyet ederseniz o şeyi zaten kendinize çekmiş olacaksınız. Tabii vazgeçmemek ve niyet etmek en önemli etkenlerden biri...

Halen canlı tuttuğumuz inancımızı tazelemek adına dostların yanına geldik... Devrekteyiz. Kalpaklının mekanında, Hoşgörde gülen yüzlere şahitlik edebilmenin mutluluğu ile yeniledik kendimizi... Her insanın mutlak ihtiyaç duyduğu, huzur bulduğu bir yerler olmalı. Bizde nefes almaya geldik dostların yanına.

Nefret söylemlerinin, ayrıştırıcı bir dilin hakim olduğu bir iklimde kaskatı kesilmiş vücutlarımızda sıkışmış ruhlarımız, kulaklarımkzda çınlayan sevimsiz sesler!

Bildiğimiz inandığımız ne varsa bütün gücümüzle anlatmaya çalışıyoruz ama sanki bir çıkmaz sokakta sıkıştıtılmış gibi çaresizlik...

Paramparça edilmiş duygularımız, karmakarışık düşüncelerimizle, gözlerimiz kapalı maviye boyanmış limanlar aramalıyız... Boyamak lazım yaşadığımız iklimi en füzel renge, Maviye...

Devrek Atatürkçü Düşünce Derneğinin gerçekleştirilecek seçimi ve sonrasında oluşacak yönetimine şimdiden başarılar diliyorum...

Sevgi ve muhabbetle...Herşeyin en “HAYIR”lısını diliyorum size...

***

"Devletleri yıkan tüm hatanın altında, nice gururun gafleti yatar." Yavuz Sultan Selim

"Şah İsmail'e

Şahım sen herkesi sadık yar sanma.

Sen herkesi dost mu sandın? Belki o, düşman olur.

Sadık ol, belki o alemde komutan olur.

Yar olur, düşman olur, komutan olur, sevgili olur." Yavuz Sultan Selim