CHP'de Enerji Bakanlığı’ndan sorumlu ‘gölge bakan’ olan Deniz Yavuzyılmaz, Amasra maden faciasına giden süreci anlattı.
CHP kurultayında listeyi delerek parti yönetimine giren ve Enerji Bakanlığı'ndan sorumlu ‘gölge bakan' olan Deniz Yavuzyılmaz, Amasra maden faciasına giden süreci Bakan Alparslan Bayraktar'a anlattı ve “Kaç madenci ölürse bir bakan istifa eder” diye sordu.
Meclis Plan Bütçe Komisyonu'nda Enerji Bakanlığı bütçesi görüşüldü. CHP Genel Başkan Yardımcısı Yavuzyılmaz, 14 Ekim 2022'de 43 madencinin yaşamını yitirdiği Amasra maden faciasını hatırlatarak bakanlığın madenlerde yaptığı denetimlerin sayısı kadar içeriğinin de önemli olduğuna işaret etti. Yavuzyılmaz şunları söyledi:
– Facianın sebeplerini incelediğimizde çok vahim tedbirsizlikler görünüyor. Sayıştay 2019 denetimlerinde üretim derinliği eksi 300 metre olduğunda patlama riskinin arttığına dikkat çekerek tedbir alın uyarısında bulundu. Bu uyarının gereği yerine getirilmiyor. Madende tehlikeli gazların birikmemesi için bulunan 50 yıllık havalandırma aspiratörü ile ilgili Türkiye Taşkömürü yetkililer değiştirilmesi gerektiği belirtiliyor.
ASPİRATÖR FELAKETTEN SONRA DEĞİŞTİRİLİYOR
– Bu uyarının üzerinden dört yıl geçiyor ama elli yıllık aspiratör değiştirilmiyor. Bu aspiratör patlamanın ardından delil niteliğinde. Peki nerede? Oradan söküldü, çıkarıldı. Şu anda maden ocağının patlamanın gerçekleştiği bölüm barajlarla kapatılmış girilemiyor, bilirkişi incelemesi yapılamamış durumda ve doğrudan bu kazanın önemli etkenlerinden biri olan aspiratör apar topar felaketten hemen sonra değiştiriliyor.
– Dolayısıyla burada da bir delil karartmayla karşı karşıyayız. Bu ocağın bu haliyle çalıştırmamanız gerekiyordu ama bu yöndeki raporlar görmezden gelindi ve çalıştırıldı. Çalıştırılması gereken kadar işçi çalıştırılmıyor. Beş yılda bir işçi alırsanız hiyerarşik tecrübe zincirini kırarsınız, her yıl emeklilik hakkı kazanan işçi sayısı kadar işçi almanız gerekiyor.
KOMİSYONDA VERİLEN BİLGİLER YANLIŞ
Amasra maden faciasının ardından kurulan komisyonda yanlış bilgiler verildiğini savunan Yavuzyılmaz, şöyle devam etti:
– Bize verilen şemalardaki bir ok bile hatalı gösterildiyse onu dahi tespit ettik. Barutçu hatalı dendi. Eğer barutçunun suçu olsa patlamaya en yakın kişi olacaktı. Peki ölüm raporu ne diyor? Karbonmonoksit zehirlenmesi. Gözden kaçırılmak istenen 37 numaralı metan gazı sensörü. Gaz yükselince elektriği kesmesi gerekiyor.
– Ancak ortaya çıktı ki devresi başka bir yerde olan sensör başka yerdeki elektriği kesiyor. Bu ihmaller nedeniyle soruşturmaların bakanlık yetkililerini de kapsaması gerekiyor… Kaç madencinin hayatını kaybetmesi gerekiyor ki Enerji Bakanı bir ülkede istifa etsin? 43, 53, 103, bin; kaç işçi hayatını kaybederse istifa edecek ki bir can bile önemli?
SÖZLEŞME DOLARDAN TL'YE DÖNÜNCE KAMU ZARAR ETTİ
Yavuzyılmaz, 21 elektrik dağıtım şirketinin özelleştirilmesi sürecini hatırlatarak, “Dolar üzerinden yapılan sözleşmeler 2017'de bir kararname ile TL'ye çevrildi ve altı taksit imkanı tanındı. Sadece 7 termik santral için yarattığınız kamu zararı 1 milyar 19 milyon 596 bin 469 dolar, TL karşılığı yaklaşık 30 trilyon lira. Bu işi Meclis'ten kaçırarak OHAL kapsamında KHK ile yaptınız. Altında Cumhurbaşkanının imzası var” diye konuştu.
