Reklamı Geç
Advert
Advert
Advert
Advert

DOĞAL GÜZELLİKLER VE EFSANELER ARASINDA..

DOĞAL GÜZELLİKLER VE EFSANELER ARASINDA..
Bu içerik 767 kez okundu.
Advert

Fahrettin KOYUNCU

Yolculuk başlasın

20 Temmuz 2024 Cumartesi günü, eşimin epeydir "görelim" dediği yerleri görmek üzere HasanboğulduGöleti, Sutüven Şelalesi, Ayvalık, Cunda Adası ve Şeytan Sofrası'nı kapsayan tura katıldık. Sabah 07.30’da başlayan turumuz, akşam 21.30'da sona erdi. Tur şirketinin 50 NC tabir edilen aracına Bostanlı İskelesi karşısında bindik. Bergama'da kahvaltımızı edip Ayvalık'a doğru yolumuza devam ettik. Tur rehberimiz Ahmet Gökhan Yıldız, önce kendisini ve mesleğini anlattı bize. Ege Üniversitesi'nde doktora yaptığını söyleyince biz iki Ege TDE mezunu olarak çok mutlu olduk ve Ege TDE konusu üzerinden sohbet ettik biraz rehberimizle. Ahmet Gökhan Yıldız, mikrofonu alıp geçtiğimiz toprakları ve ziyaret edeceğimiz yerleri -kendi yorumlarını da katarak- anlatmaya başladı. Bir tarih, bir sanat tarihi öğretmeni birikimiyle ve edasıyla anlattı bilmemiz gerekenleri. Birçok bilgi aktardı ama sıkmadı, bunaltmadı. Esprili bir dil ve mütebessim bir yüzle anlattı anlatacaklarını. Bu nedenle bol bol alkış aldı bizden, nefes aldığı yerlerde. Anlatım bitince daha kuvvetli bir alkış ve genç gezginlerden müzik isteği: Erik Dalı.
*

Kazdağı Millî Parkı
Edremit/Güre'ye gelince otobüsten inip orada bizi bekleyen iki minibüse doluştuk ve Kaz Dağları'na yöneldik. Dağlarda, tepelerde bulunan ören yerlerine giden bütün yollar gibi Hasanboğuldu ve Sutüven'e giden yollar da zorlu yollar. Çok dar ve bakımsız.Genel olarak bir buçuk araçlık ama bazı yerler çok dar olduğu için karşılıklı gelenlerden biri kenara iyice yaklaşıp bekliyor, karşıdan gelen araç geçince yoluna devam edebiliyor. Böyle bir yolu tırmanarak Sutüven Şelalesi ve HasanboğulduGöleti'nin bulunduğu yere varıyoruz. Her ikisini görmek için biraz daha yürüyecek ve tırmanacağız. Orman Bakanlığı’nın özel bir şirkete kiraladığı anlaşılan işletmeye giriş ücretli. Kapıda "KAZDAĞI MİLLİ PARKI/HASAN BOĞULDU/ SÜTÜVEN ŞELALESİ" yazıyor. Yazanın ya da yazdıranın belli ki konudan haberi yok. Olsaydı "Sütüven" değil "Sutüven" olurdu o kelime. ("Meslekî deformasyon" işte, millet göreceği doğal güzelliklere odaklanırken biz neyle uğraşıyoruz!) Bilmeyenler için yazalım: "Sutüven", bir birleşik kelime. "Su" ve "tüven"den oluşuyor. "Su sıçratan, su zıplatan, su kangıtan" demek. Şelalede su yukarıdan dökülür ve dökülen su sıçrar, zıplar. Yâni, ortada "süt" ile ilgili bir şey yok.
*

HasanboğulduGöleti
Gözlerimizi dört açarak etrafa baka baka, fotoğraf çeke çekile, merdivenimsi taşlara dikkatle basa basa Hasanboğuldu Göleti'ne çıktık. Önceleri gölete girip boğulanlar ya da balıklama atlayıp kafa üstü taşlara çakılıp ölenler olduğu için demir parmaklıklarla önlem alınmaya çalışılmış ama nafile tabiî. Özellikle gençler bir yolunu bulup parmaklıkları aşarak kendilerini suya atıyorlar. Ölürüm kalırım diye düşünen yok. Oradan Sutüven Şelalesi'ne inerken biz de sığ bir noktada dikkatle aşağı inip ayaklarımızı suya soktuk. Soktuk ama sadece iki dakika kadar. Çünkü su buz gibi, çivi gibi, ayakları orada daha fazla tutmak mümkün değil.
*

Sutüven Şelalesi
Sutüven Şelalesi'ne yaklaşırken yön gösteren levhanın önünde poz verdik. Peki, o levhada ne yazıyordu? Evet, orada da "SÜTÜVEN ŞELALESİ" yazıyordu. Önceki kadar şaşırmadık burada, şelalenin akışına ve manzaranın güzelliğine odaklandık, güzelliği duyumsadık ve onu arkamıza alıp fotoğraflar çekildik. Gezginlerle şelalenin döküldüğü yeri ayıran demir bariyerlerin birine bir boruyla bir musluk bağlanmış. Başka bir gruptan bir gezgin kadın bize, "Bu su şifalı mı acaba?" dedikten sonra musluğu açıp akan suda ellerini ve yüzünü yıkadı. (Herkes şifa derdinde bir taraftan.) Ben de elimi suyun altına tuttum ve "Olabilir." diye yanıt verdim, onun artık anlamsız kalan sorusuna.
*

Arnavutluk mu?
Dönüş için minibüslerimizi beklerken orada çeşitli yiyecek içecek ve hediyelik eşyalar satılan stantları dolaştım. Her yerde olan şeyler burada da satılıyordu ve fiyatları da her yerde olduğu kadardı. Pahalıydı. Bakındığımı gören dondurmacı, iletişim amaçlı sorusunu sordu: "Nerelisin hemşerim?" Arnavutluk, dedim. Gözleri parladı: "Geçen yıl orada çok dondurma sattım." dedi. Tezgâhına yaklaştım. Tiran ve İşkodra'da dondurma sattığını, Arnavutluk'ta çoksayıda  Türkçe konuşan kişi, Arnavutluk'un da güzel bir memleket olduğunu söyledi ve külaha koyduğu bir top keçi sütü dondurmayı bana ikram etti. Dondurmamı yedikten sonra teşekkür edip minibüsümüze doğru yürüdüm.
*

Cunda Adası
Geldiğimiz dar ve dolambaçlı yoldan, gelenlere yol vere vere aşağıya, otobüsümüzün durduğu aktarma noktasına vardık. Otobüsümüzdeki yerlerimize geçerek kaptanımız Samet'in açtığı neşeli müzikler eşliğinde Ayvalık'a doğru yola koyulduk. Bilgili, ilgili ve nazik rehberimiz Ahmet Gökhan Yıldız, Ayvalık yolunda da Ayvalık ve Cunda Adası hakkında ayrıntılı olarak bilgilendirdi bizi. Ayvalık'ın içinden geçerek Cunda'ya yöneldik. Biri "Türkiye'nin ilk Boğaz Köprüsü" olmak üzere iki köprüden geçerek güzelim Cunda Adası'na ulaştık. Nâm-ı diğer "At Adası"na. Rehberiniz, Cunda Adası'nda nerede, ne yenebileceği ve nerelerden alışveriş yapılabileceği konusunda bize bilgiler verip iki saatlik "serbest zamanı"mızı başlattı. Otobüsten iner inmez herkes çil yavrusu gibi Cunda sokaklarına dağıldı tabiî. Eşimle ben, rehberimizin tavsiyesine uyduk. Eşim meşhur Ayvalık tostu yedi. Ben ise papalinayı tercih ettim. Karnımız tok olarak daldık Cunda sokaklarına. Bol bol sokak gezdik, fotoğraf çekip çekildik, orada yaşayanları ve turist olarak orada bulunanları gözledik. Çarşı ve sokak gezmemizi tamamlayıp soluklanmak için dondurmacıya oturduğumuzda serbest zamanımızın bitimine on dakika vardı. Dondurmalarımızı yiyip yavaş yavaş otobüsümüzün yanına gittik.
*

Şeytan Sofrası
Kimi erken, kimi geç, herkes gelince otobüsümüz Şeytan Sofrası'na doğru hareket etti. Rehberimiz mikrofonu alarak bizlere gitmekte olduğumuz Şeytan Sofrası hakkında bilmemiz gerekenleri anlattı. Girişindeki pek de sanatsal olmayan şeytan heykelini görünce Şeytan Sofrası'na geldiğimizi anladık. Mekânın kapısında, elinde bir deste parayla ve dört gözle bizi bekleyen işletme görevlisini görünce anladık ki korkulacak olan şeytan değil insandır. Kişi başı 25 TL ödeyerek Şeytan Sofrası'na girdik. Burası denize ve adalara kuşbakışı bakan kayalık bir alan. Etrafı demir parmaklıklarla çevrilip ziyaretçilerin aşağı düşme tehlikesine karşı önlem alınmış. Şeytan Sofrası, iki koca kayanın ortasında kalmış, içi kocaman bir insanın ayak izine benzer şekilde oyulmuş bir taş. Ayak izi olarak nitelenen oyuntunun içine bozuk paralar atılmış. Bu alan, hem düşme tehlikesine karşı hem de atılan paraların alınmaması için demir bir kafes içine alınmış. Hem ayak izinin içinde bulunduğu kafese hem de kafesin sağında, solundaki demir parmaklıklara, çaput niyetine poşet, ıslak mendil, maske gibi şeyler bağlanmış. Bunlar o kadar çok ki görüntü, karşıdan bir pamuk tarlasını ya da çiçek bahçesini andırıyor. Biz de buradaki herkes gibi en güzel pozu verebilmek ya da en güzel manzarayı karemize dahil edebilmek için onlarca fotoğraf çekildik. Çıkış kapısına giderek o pek sanatsal olmayan şeytan heykelinin yanında poz vererek Şeytan Sofrası ziyaretimizi tamamlayıp otobüsümüze bindik.

*

İzmir’e dönüş

Sabah 07.30'dan beri ayakta ya da yoldayız. Güneş altında. Yorulduk. İzmir'e dönme zamanı. On beş dakika kadar yol aldıktan sonra son molamızı veriyoruz. Hemen sade kahvemi söyleyip içiyorum. İzmir'e doğru hareket ediyoruz. Rehberimiz, günlük turumuzu değerlendirip bizim görüşlerimizi alıyor. Hepimiz memnunuz kendisinden, rehberliğinden. "Bunları tur sitesinin sosyal medya hesabına yorum ve beğeni olarak ifade ederseniz benim açımdan iyi olur." diyor. Öyle yapıyoruz, söz konusu sosyal medya hesabına beğeni koyup kendisiyle ilgili memnuniyetimizi de yorum alanına yazıyoruz. Saat 21.30'da Bostanlı İskelesi'ne yorgun ama mutlu ve sabaha göre değişmiş olarak dönüyoruz.

Temmuz 2024, Karşıyaka

Advert
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİRX
ÇANAKÇI: EN BÜYÜK İSTEĞİM MUKİM TAHİR’İN MEZARINI YAPTIRMAK
ÇANAKÇI: EN BÜYÜK İSTEĞİM MUKİM TAHİR’İN MEZARINI YAPTIRMAK
KOMŞULARINI KOMAYA SOKTULAR
KOMŞULARINI KOMAYA SOKTULAR