İbrahim Tığ
Devrek Fatih İlkokulu Müdürü Yılmaz Saraç öncülüğünde, Milli Eğitim Bakanlığı'nın gelişen ve değişen dünyanın ihtiyaçlarına uygun fertler yetiştirmek amacıyla Harezmi Eğitim Modeli çalışmaları kapsamında çok güzel bir kitap hazırlanmış.
Kitabın adı, "Yirmi Beş Kalem Bir Kitap". Öğrenci ve öğretmenlerin kaleminden dökülen 31 özgün hikayeyi bu kitap da toplanmış. Müdür, öğretmen ve öğrencilerimizi emekleri nedeniyle kutluyorum.
Kitabı belediye bastırmış, güzel bir kültür hizmeti sunmuşlar. Bu olumlanan bir tutum. Müdür Yılmaz bey elbette sevilen sayılan bir isim Devrek'te. Gittiği her kapıdan geri çevrilmez, hele okul olduğunda. Amma, gelelim Ercan Kahya'ya!...
Bu kitaba zerre kadar bir faydası olmamış. O kim kim?, Öğrenci kim?,. Adamın derdi okul, öğretmen, öğrenci, kültür değil ki!...Varsa yoksa imamlık, cihannüma derneği...ucuz işler.
Be mübarek!, hacı adamsın, öğretmen ve imamsın...
Cihannüma Derneğine gelince var, bir okulun kitabının basımına gelince yok...
Ne demişti Eski Milli Eğitim Vekili (Bakanı) Emrullah Efendi:
-Şu mektepler olmasaydı, ben bu maarifi ne güzel idare ederdim!...
Emrullah Efendi yine harbi adammış!, bizim ki bırak harbiliği, koltuğu bile dolduramıyor. Kalk artık ve kendine gel ve git artık sayın Kahya, hem sen hem de Devrek kurtulsun!...
ORMANLARIMIZA SAHİP ÇIKALIM!
"Ormanlarımdan bir dal kesenin başını keserim." diyor Fatih Sultan Mehmet.
Bu sözüyle ormanlara verdiği değeri, önemi vurguluyor.
Bugün ülkemizin ormanları cayır cayır yanıyor, ağaçlar yanıyor, canlılar yanıyor, evler yanıyor, kısacası insanlık yanıyor. Yüreğimiz yanıyor...
Ormanlarımızı yakanlar elbette cezasız kalmamalıdır.
Malum yaz aylarındayız. Ormanlık alanlarda ateş yakmaktan kaçınalım.
Yani bu cennet vatanın ağacına, ormanına zarar zarar vermeyelim. Ormanlarımız yaşam kaynağımızdır çünkü.
Koruyup kollayalım ormanlarımızı...
Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ün şu sözü de çok önemlidir, hatırlatayım:
-Yeşili görmeyen gözler renk zevkinden mahrumdur. Burasını öyle ağaçlandırınız ki kör bir insan dahi yeşillikler arasında olduğunu fark etsin!...
YÜZME KURSLARI ARTIK YOK
Devrek'te biz paralı kursları yazınca bazı arkadaşlar Yaz Sezonunda Açtıkları Yüzme Kurslarını bırakmışkar. Gelen haberler bu yönde!... Bence bırakmasınlar, İlçe Gençlik Spor Müdürlüğüyle iletişime geçip, çocuklarımıza hizmet vermeyi sürdürsünler. Bu daha iyi...
RAMO ARANIYOR!
Bugün bir dostumu ziyarete giderken rastladım, bir binanın duvarındaki yazıya.
Yazı aynen şöyle:
-Buralardan Bir Ramo Geçti..."
İnsanlarımız, duygu, düşünce, özlemlerini duvarlara yazı yazarak gideriyor.
Bu sözden de anladığımız gibi, o bölgede Ramo diye birisi yaşamış ve arkasında derin izler bırakmış. Sadece o mu? Bu söz bana Halk Ozanı Aşık Tahiri'nin Niğde'den derlediği "Adana'ya bir kız geçti gördün mü" türküsünü de hatırlattı.
"Tekire vardım hava bulandı
Göçünönü Fındıklıyı dolandı
Kavaklıdan çok güzeller sulandı
Buralardan Hüsnem geçti gördün mü"
Özlem duymayacağımız için Ercan Kahya'dan kurtulduğumuzda oturup "şükür namazı" kılacağız!... Çünkü bıraktığı bir eser yok Devrek'te!...