Advert
Advert
Advert

EĞİTİM SEN: PROJE OKULLARINDA KIYIM YAPILIYOR!

Eğitim Sen Zonguldak Şube Başkanı Orhan Yılmaz, Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı ‘Proje Okulları’nda öğretmen kıyımı yapıldığını, belirtti.

EĞİTİM SEN: PROJE OKULLARINDA KIYIM YAPILIYOR!
Bu içerik 1554 kez okundu.
Advert

 

   Eğitim Sen Zonguldak Şube Başkanı Orhan Yılmaz, Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı ‘Proje Okulları’nda öğretmen kıyımı yapıldığını, belirtti.

    Başkan Yılmaz, bu uygulamanın, “Ben kimi istersem atar, kimi istersem alırım, pervasızlığı” olduğuna vurgu yaparak, “Devrek ilçemizde de aynı durum olmuş , çıkarılmış ucube yönetmelikle ‘Ben kimi istersem atar, kimi istersem alırım pervasızlığı’ Devrek Sosyal Bilimler Proje Lisesi’nin Sabahat-Cemil Ulupınar Fen Lisesi’ne dönüşmesinde yaşanmıştır” ifadelerini kullandı.

PROJE OKULLARI YENİ BİR SİYASAL KADROLAŞMA TEHDİTİ ALTINDA

    Başkan Orhan Yılmaz basın açıklamasında şu görüşlere yer verdi: “MEB’e bağlı okulların büyük bölümünün müdürlerini kendi siyasal kadrolarından belirleyen bir zihniyetin ‘proje okulları’na yapılacak atamaları benzer bir mantık üzerinden belirleyecek olması, proje okullarının yeni bir siyasal kadrolaşma tehdidi ile karşı karşıya olduğunu göstermektedir.”.

    Yılmaz açıklamasını şöyle sürdürdü: “Milli Eğitim Bakanlığı  yüksek puanlı ve başarı oranı yüksek olan ve “proje okulları” olarak adlandırılan bazı okulların atama sistemi ve eğitim yöneticisi belirleme yetkisini geçtiğimiz yıllarda yapılan bir düzenleme ile Milli Eğitim Bakanı’nın keyfi kararına bırakmıştı. Yeni düzenleme ile Milli Eğitim Bakanı hiçbir duyuru yapmaksızın, mesleki yeterliliği, kıdemi ya da hizmet puanına bakmadan istediği herhangi bir öğretmeni ya da eğitim yöneticisini bu okullarda görevlendirebilecektir.

     MEB’e bağlı okulların büyük bölümünün müdürlerini kendi siyasal kadrolarından belirleyen bir zihniyetin “proje okulları”na yapılacak atamaları benzer bir mantık üzerinden belirleyecek olması, proje okullarının yeni bir siyasal kadrolaşma tehdidi ile karşı karşıya olduğunu göstermektedir.

BU ANLAYIŞ ÇARPIK YÖNETİM ANLAYIŞIDIR

     Bu yaklaşımı iktidarın çarpık yönetim anlayışı açısından değerlendirecek olursak, belirlenen okullar üzerinde her türlü tasarrufta bulunarak, kısa süre içinde bu okullardaki eğitimin nitelik  açısından büyük bir erozyona uğratılacağını tahmin etmek zor değildir. Bu durum, proje okullarındaki eğitimin niteliğini ve öğrencilerin başarısını doğrudan olumsuz etkileyecek, kaybeden yine eğitim sistemi olacaktır.

      Bu okullara müdür ve öğretmen atamalarının doğrudan Milli Eğitim Bakanı tarafından yapılmaya başlanması, proje  okullara sınavsız olarak istenen  öğretmen ve müdür atamasının önünü açmıştır. Ancak bu yetkinin Milli Eğitim Bakanında olması yetkinin bakan tarafından kullanıldığı anlamına gelmemektedir. Çünkü siyasal iktidar, yandaşı olan sendika ile büyük ölçüde kadrolaşmayı tamamlayarak Milli Eğitim il, ilçe, okul yöneticileri ile yandaş sendikanın bir araya gelişleri ile bu atamaları  gerçekleştirmektedir.

DEVREK’TE BEN İSTERSEM ATAR BEN İSTEMEZSEM ALIRIM PERVASIZLIĞI VAR

    Devrek'te de aynı durum olmuş , çıkarılmış ucube yönetmelikle "ben kimi istersem atar,  kimi istersem alırım" pervasızlığı Devrek Sosyal Bilimler proje Lisesinin Sabahat-Cemil Ulupınar Fen Lisesine dönüşmesinde gerçekleşmiştir. EĞİTİM SEN üyelerine olan düşmanlığın bir  dışavurum örneği olarak nitelenebilecek şekilde,  branşlarında okulun en yüksek puanına sahip iki öğretmen üyemiz, kendilerinden daha az puana sahip öğretmenler kadroya alınırken kendilerine  "norm fazlası" denilmiştir. Bu arkadaşlarımızın ilçelerinde ve ilde yaptıkları her türlü başvuru  görmezden gelinerek mağduriyetlerine göz yumularak sorun katmerleştirilmiştir. Elbette ekonomik koşulların ağırlığı altında icra takibine uğrayan öğretmene ceza vermeyi "görev" sayan anlayıştan başka bir  şey beklenemediği için Devrek'te mağdur olan arkadaşlarımız haklarını yargı yoluyla alma yoluna gitmişlerdir.

YAPILAN UYGULAMA YASAYA AYKIRIDIR

     Yapılan uygulamaların haksızlığının tescili ve başka illerdeki benzer haksız uygulamaların birer birer yargı yoluyla giderilmeye başlamasının yanı sıra son olarak Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, proje okullarının belirlenmesi ve bu okullara yönetici ve öğretmen atama ve görevlendirmelerinde Milli Eğitim Bakanı’na ‘sınırları belli olmayan, herhangi bir ölçüte  dayanmayan çok geniş bir yetki’ verilmesini Anayasa’ya aykırı bularak Anayasa Mahkemesi’ne başvurmuştur. ‘Yargı yolu herkese açık’ gibi bir eyyamcılığın arkasından kamunun gücünü kişisel ve siyasal hesapları için kullananları bir kez daha uyarıyoruz. Keser döner, sap döner bir gün bu saltanat biter, unutmayın örselediğiniz o yargı size de gerekli olur.”  

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİRX
ŞEHİR DERGİSİ 166. SAYISIYLA OKUR KARŞISINDA
ŞEHİR DERGİSİ 166. SAYISIYLA OKUR KARŞISINDA
DEVREKLİ MUHTARLAR BAŞKANINI SEÇTİ
DEVREKLİ MUHTARLAR BAŞKANINI SEÇTİ