-Sercan KAPUSUZ -
Gazeteci yazar Uğur Mumcu, ölümünün 30. yılında Devrek’te düzenlenen bir törenle anıldı.
Atatürkçü Düşünce Derneği Devrek Şubesi tarafından düzenlenen törene, Devrek Belediye Başkanı Çetin Bozkurt, CHP Devrek İlçe Başkan Yardımcısı Kazım Darıcı ve vatandaşlar katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından bir konuşma yapan, ADD Devrek Şubesi Başkanı Tülay Karademir, “Araştırmacı gazetecilik denince akla ilk gelen, basınımızın özgür kalemi Uğur Mumcu'nun, evinin önünde katledilişinin 30. Yıldönümü.
O, çağdaş bir hukukçu, Atatürkçülüğün, demokratik ve laik düşüncenin yılmaz savunucusuydu. Özgürlük ve dürüstlük abidesiydi. Yozlaşma ve yolsuzlukların üzerine cesaretle gider, kirli ilişkileri, o renkli üslubuyla, herkesin anlayacağı şekilde anlatırdı. Bir kişiye yapılan haksızlığın tüm topluma yapıldığına inanan, devrimci bir yazardı.
CİNAYETİN AMACI LAİK DEVLET YAPISINA DARBE VURMAKTI
1990'lı yıllarda pek çok aydınımız hain pusularda katledildiğini anımsatmak isterim.
Bu cinayetlerin asıl amacı, Türkiye'nin özgürlük ve demokrasi mücadelesini önlemek, laik devlet yapısına darbe vurmaktı. Uğur Mumcu'nun katledilmesi bu büyük komplonun en önemli parçasıdır. Çünkü o, emperyalistlerin planlarını gözler önüne serip bu kirli planların ülkemizdeki işbirlikçilerini açığa çıkarmıştı.
İNANDIĞI YOLDAN ASLA DÖNMEDİ
Uğur Mumcu'nun, hayatı boyunca, "Ben Atatürkçüyüm... Ben, cumhuriyetçiyim... Ben lâikim... Ben antiemperyalistim... Ben tam bağımsız Türkiye'den yanayım... Ben insan hakları savunucuyum... Ben, terörün karşısındayım... Ben, yobazların, hırsızların, vurguncuların, çıkarcıların düşmanıyım..." dediği için O'nu ortadan fiziken kaldırdılar ama düşünceleriyle bizlere ışık saçmaya devam ediyor. Çünkü, O 'Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır' inancıyla asla bu yoldan dönmedi. Bizler de dönmeyeceğiz!...
UĞUR MUMCU'YA BORCUMUZDUR
Değerli Atatürkçüler, ülke bugün Tarikat-siyaset-ticaret sarmalındadır. Bugün gelinen noktayı Uğur Mumcu yıllar önce görmüş, Tarikat - siyaset - ticaret üçgenini teşhis etmiş ve bu üçgende kurulan kirli ilişkilerin, Türkiye'nin başına ne büyük belalar açmakta olduğunu ilk anlatan da Uğur Mumcu'dur.
Türkiye'yi bu lanetli üçgenden kurtarmak, bizim bu ülkeye ve Uğur Mumcu'ya bir borcumuzdur.
Tam bağımsız Türkiye savunucularının sembolü, korkusuz kalem, halkın öncü yüreği, Sakıncalı Piyade Uğur Mumcu'yu bir kez daha büyük bir saygı ve özlemle anıyorum. Ruhu şad olsun. ”dedi.
