İbrahim Tığ
GASSALI İYİ ADEM BİLİRİZ!
Sayın Özcan Ulupınar'ın sağ kolu gassal Muhammet Hoca asli görevine dönmüş. Öyle ya herkes bildiği en iyi işi yapacak elbet.
Gassalı özel kalem ve özel işleri müdürü yapmıştı!
Sonrada;
"Hocam cenaze işlerinde yoğunluk var, sen biraz gassallık yap. Ben seni seviyorum, sen benim yine kardeşimsin!" deyip sağ kolu gassal efendiyi yine cenaze işlerine yolladı!...
Anlatan Özcan'ı yere göğe sığdıramayan bir vatandaş, Hasan abim.
Dedi ki; "Belediyeye gittim, gözlerim Muhammet hocamı aradı, ortalıkta yoktu!
Sekreter hanımdan öğrenmiş, "O Şuan geçici görevde. En iyi bildiği işi yapıyor!, Biz Muhammet Hocayı böyle seviyoruz"
Biz de gassalı iyi adem alarak tanırız, cümle camaat şahit!...
KÖLLEMEK VE SELKİTMEK!
Türk Dil Kurumu (TDK)'nun hem genel hem de yerel ağız sözlüklerinde yer almayan, Devrek'e özgü iki sözcüğümüz var. Köllemek ve selkitmek!
Köllemek: Nesli ve soyu tükenmek anlamında,
Selkitmek: Sıkı olan bir bağlamanın gevşetilmesi, anlamındadır.
-Bu sıcaklarda bostanımda pırasalar kölledi.
-A'yana bürgünü sıkı bağlamışsın biraz selkit! gibi
DEVREKLİLER ÖZCAN ULUPINAR'I BAŞKAN SEÇTİ!
Yengen artık belediyenin her işine karışır olmuş, ben demiyorum belediye çalışanları söylüyor.
Talimatlar, emir vermeler gırla gidiyormuş...
Öyle ya, Devrekliler Sayın Özcan Ulupınar'ı değil yengemi başkan seçti!
kendilerine yakın bir isim dedi ki;
-Yenge madem başarılıydı da Ankara'da 3 kafesi vardı, niye çalıştıramadı?
Böylece, yengemin Ankara'da 3 adet Arabi kafe olduğunu da öğrenmiş bulunuyoruz...
Devrek'te İstiklal İlkokulu yıkıldı, bunun derdine yanacaklarına Devrek'te cami yapma derdine düştüler. çok mu elzemdi? Devrek'teki camiler hergün dolup taşıyor muydu?
Yok...
Cami adı altında bu insanlarımızın dini duygularını sömürmek ve oy alacağını sanmak bunların en büyük aldatmacası!
Bu konuda biraz daha susuyorum....
Bu böyle biline...
DEVREK SENİN DÖNEMİNDE HEP KAYBETTİ!
Siz hiç Sayın Başkanı halkın içinde gördünüz mü?
Ben 14 aydır görmedim.
Halkın içinde olmaylan hnalkın derdini, taleplerini bilir mi, bilmez...
Cumartesi pazar Ankara'da, hafta içide arasyıp da bulasınız...
Ben bunun 2 dönemn belediye başkanlığı ve milletvekilliği döneminde Devrek'in kaybettiklerini yazdığım için, aklınca afaroz edildim!....
40 yıldır gazetecilik yapıyorum...
Buradan soruyorum:
-Beni "Resen" neden emekli ettin?
Oysa döneminizin her anı, bütün pislikleriniz paçanızdan akıyor!...
Buradan sesleniyorum:
-Sayın Ulupınar, bütün Devreklilerin önünde çık karşıma, senin döneminde Devrek ne kaybetti ne kazandı?, tartışalım...
bilinen o dur ki, kaybetmeye hep devam ediyor!
YAPMA!
Bana yazdıklarım için yengemi saldırtma!...
Yengem Devrek'te yaşamadığı için Devrek kültürünü, sanatını ve yaşamını bilmiyor. Bana aklınca saldırıyor, beni eleştiriyor.
Yapma!...
Ne diyordu şair Nef'i?
-dünya bir benim diyenlere derim ki,
bu sofrayı herkeslere açandır sözüm,
varsın günün sultanları değer vermesin,
onlar göçüp gidince sultandır sözüm.
