Advert
Advert
Advert

ÖYLE BİR MARŞ Kİ; KANIMIZ KADAR SICAK

Devrek’te İstiklal Marşı'nın kabulünün 101.Yılı ve Mehmet Akif Ersoy'u anma günü dolayısıyla kutlama programı düzenlendi.

ÖYLE BİR MARŞ Kİ; KANIMIZ KADAR SICAK
Bu içerik 590 kez okundu.
Advert

  -Sercan KAPUSUZ-

  Devrek’te İstiklal Marşı'nın kabulünün 101.Yılı ve Mehmet Akif Ersoy'u anma günü dolayısıyla kutlama programı düzenlendi.

  İstiklal Marşı'nın kabulünün 101. Yılı, Devrek Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi 'nin hazırlamış olduğu kutlama programıyla kutlandı. Anma programı Atatürk Kültür Merkezi salonunda saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşının okunmasıyla başladı. Günün anlam ve önemi belirten konuşmayı Devrek Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi müdürü İsmail Öztürk yaptı. 

  İstiklal Marşı'nın kanımız kadar sıcak, bayrağımız kadar güzel,davamız kadar aziz, imanımız kadar kuvvetli olduğunu belirten Öztürk;  "Bu anma törenleri, millet büyüklerinin aziz hatıralarında birleşen gönüllerin, çok asil, çok anlamlı fakat mütevazi toplantılarıdır. Bu anlamdaki toplantımıza değer, gönül ve şeref verdiğiniz için sizlere teşekkürlerimi arz ediyorum.

 Bu toplantımızı, bütün tarihimiz boyunca her şeyimizi kendilerine borçlu olduğumuz, Allah'ın bu millete en büyük lütfu, en aziz ve güzel eseri, Mehmetçiklerimize minnet ve şükranlarımızla ithaf ediyoruz.. İstiklal Marşı, 12 Mart 1921'de ilk mecliste alkışlarla kabul edildi. Bu kabulün 101. Yılını idrak ettiğimiz günleri yaşıyoruz.

 İstiklal Marşı. Haçlı ordularının son müdafaayı boğmaya çalıştığı, bir avuç vatan toprağının da elden gitmesine ramak kaldığı ümitsiz günlerin karanlığında söken bir şafağı dile getirir. Bu şanlı Millet, bu vatan üzerinde hür ve müstakil, şerefiyle yaşayabilmek için "Ya İstiklal Ya Ölüm" diyerek mücadele etmiştir.

 Şartların en olumsuz göründüğü, felaketin zifiri karanlığında millet imanlı ve ümitlidir. Ege'de efeler, zeybekler, Trakyada kızanlar, Karadenizde uşaklar, Erzurum'da dadaşlar ümitlidirler. Meclisimiz zabitlerimiz erlerimiz ümitlidirler. Millet varını yoğunu döne döne vermektedir. Ya olunacaktır Ya ölünecektir. İşte İstiklal Marşı bu iman ve ümidin, azim ve kararlılığın marşıdır,

 Son vatan parçası üzerinde Aziz Milletin ölüm kalım savaşı başlamıştır. Vatana, namus ocağına giren düşman, her bastığı yerde gözyaşı ve acı bırakarak, alev bulutları yükselterek Anadolu'nun kalbine doğru ilerlemektedir.

 Millet hür yaşamak için hudutsuz bir hamiyet yarışına girmiştir. Her şey vatana adanmıştır. Genç kızın çeyizi, alimin duası, şairin mürekkebi, köylünün hasadı, ve tarladaki sabanın demiri.. hepsi vatan içindir.

 23 Nisan 1920'de Ankara'da açılan Büyük Millet Meclisi, feragatin, cesaretin, coşkun azmi ve iradesini gür bir sesle cihana haykırıyor, mukaddes bir davaya yürekten inanmanın eşsiz örneğini veriyordu.

 Bu mecliste Mehmet Akif de vardır. Vatanın tehlikeye düştüğü, bayrağın üzgün olduğu o ana baba günlerinde Akif inanmış olmanın ilahi huzuru ile yeni ve kurtarıcı güneşin şafağına, Ankara'ya koşmuştur. Mısralarına kalbinin ateşli ilhamını koyacak, gelecek günlerin aydınlığını aydınlatacak, halkı irşad edecek, gönülleri coşturacak, eli silah tutanları cepheye koşturacaktır.

 Sonra Maarif Vekâleti ondan, halkın hissiyatına tercüman olacak, kalpleri birleştirecek, mücadelemizin kutsiyetini gök kubbeye ve dünyaya haykıracak bir milli marşın yazılmasını talep eder.

 724 şiir arasından takdire layık görülen İstiklal Marşı, Türkiye Büyük Millet Meclisinde her misrası bir alkış tufanına boğularak Hamdullah Suphi Bey'in gür sesiyle okundu ve 12 Mart 1921'de Milli Marş olarak kabul edildi.

 Kahraman Milletimizin yenilmez azmini, hürriyet aşkını ve saf imanını dile getiren İstiklal Marşı ufuklarında barut kokan Ankara'da ancak ve ancak Tacettin Dergahının manevi ikliminde yazılabilirdi.

 Öyle bir marş ki: kanımız kadar sıcak, bayrağımız kadar güzel,davamız kadar aziz, imanımız kadar kuvvetli... Hürriyeti seven ruh köküne bağlı, alnı esirlik lekesi tatmamış Şanlı, Kahraman, Büyük bir Milletin Marşı...

  Mehmet Akif başlangıçta milli marş yarışmasına katılmadı. Çünkü kazanana 500 lira verilecekti. "Bu milletin var olacağını bana para ile söyletmek mi istiyorsunuz? diyerek yarışmaya katılmayı reddetti. Hamdullah Suphi Bey'in parayı almamak hususunda teminat vermesi üzerine yarışmaya katıldı. 500 lira mükafatı reddeden Akif'in cebinde üç gün karnını doyuracak parası, sırtında paltosu bile yoktu. O zamanın Orta Öğretim Genel Müdürü Kazım Nami Duru'ya göre 1921'de 140 lira ile Ankara'da çiftlik almak mümkündü. Akif 500 lirayı şehit ailelerine verdi.

  Mehmet Akif, bu marşı bayrağımızdaki al rengin tehlikede olduğu bir milli istirap ve endişe çağında söylemişti. Nerede bir al görünse orada bayrak canlanan, nerede bir alev sönse orda gönül burkulan bir milli hassasiyet havası, o dönemde bütün gönülleri sarmıştı.

 

Bir grup zamanı, ufukları kaplayan al rengin gittikçe hüzünlenen durumu karşısında Türk bayrağının halini düşünerek, insan endişelerinin en acısıyla burkulan gönüllere;

 "Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak

Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak" diyerek imanli seslerin en gürüyle bütün cihana büyük milletin istiklal ve hürriyetine olan inancını haykırıyordu.

 Bu iki misra bükük boyunlar, yaşlı gözler, yorgun askerler için büyük bir müjde olmuş, alacakaranlıkta parlayan bir çoban yıldızı gibi bütün vatan sathina nur ve huzur serpilmişti.

 Milli mücadeledeki gayretleriyle bizlere bu cennet vatanı emanet eden, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, şehit ve gazilerimizi, Mehmet Akif Ersoy'u ve bu vatana hizmet eden tüm büyükleri minnetle, saygıyla, Fatihalarla anıyorum. Ayrıca bu programın hazırlanmasında emeği geçen öğretmen ve öğrencilerime teşekkür ediyor, yüce heyetinizi de hürmetle selamlıyorum."dedi

  Öztürk'ün günün anlam ve önemini belirten konuşmasının ardından Devrek Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi öğretmen ve öğrencileri tarafından Mehmet Akif Ersoy'un hayatını anlatan  hazırlanan  oratoryo ve sinevizyon gösterisi sunumu gerçekleştirildi.

 Törene; Devrek Kaymakamı Ümit Altay, Devrek Belediye Başkan Yardımcısı Recep Korum, İlçe Jandarma Komutanı Yüzbaşı Emrah Dinar, İlçe Milli Eğitim Müdürü Ercan Kahya, Zonguldak İl Genel Meclis Üyeleri, gaziler, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, daire ve okul müdürleri ile öğretmen ve öğrenciler katıldı.

 

 

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİRX
ŞEHİR DERGİSİ 166. SAYISIYLA OKUR KARŞISINDA
ŞEHİR DERGİSİ 166. SAYISIYLA OKUR KARŞISINDA
DEVREKLİ MUHTARLAR BAŞKANINI SEÇTİ
DEVREKLİ MUHTARLAR BAŞKANINI SEÇTİ