Reklamı Geç
Advert
Advert
Advert
Advert

HASTANEDEN GÜZEL HABERLER GELDİ! / KALİTE, DÜZEY VAR MI? / ŞENOL’UN DİREĞİ! /GİDİŞİYA!

HASTANEDEN GÜZEL HABERLER GELDİ! / KALİTE, DÜZEY VAR MI? / ŞENOL’UN DİREĞİ! /GİDİŞİYA!
Bu içerik 3078 kez okundu.
Advert

-İbrahim Tığ-

 

HASTANEDEN GÜZEL HABERLER GELDİ!

Devrek Devlet Hastanesi’nden gelen bilgiler içaçıcı.

İnsanımız ve ilçemiz açısından önem taşıyan bu gelişmeler şöyle:

-Hasta tahlillerinin burada yapılması için laboratuvar birimi müstakil hale getirilmiş. Tahlil için vatandaşlarımız, Çaycuma’ ve Zonguldak’taki hastanelere gitmeyecek. Tüm tahliller artık hastanemizde yapılacak.

-Heyet raporları artık buradan da verilecek. 5 Kişilik uzman kurulu oluşturulmuş. Vatandaşlar başka yerlere gitmeyip buradan heyet raporu alabilecek.

-MR cihazı için Ankara ile gerekli yazışmalar yapılmış. Sağlık Bakanlığından karar bekleniyor. Ancak bu konuda Zonguldak’ın 5 milletvekilinin bu işe el atması gerekiyor.

Devrek’te MR cihazı için hasta potansiyeli varmış.

Bu güzel gelişmelere emeği geçen hastane personelimize halkımız adına teşekkür ediyorum.

 

KALİTE, DÜZEY VAR MI?

İsmet İnönü’nün; “Hiçbir ülke yoktur ki, kendi içinden bizim kadar hain yetiştirebilsin”. Ve Kâzım Karabekir Paşa’nın; “Öyle puslu ki hava şeytan bile Müslüman mintanı giyiyor,” sözlerini bir kez daha okuyun!

Bunu neden mi yazdım…

Şimdi Devrek’te kapı kapı gezen, sözde CHP’li bu İsmail Külah var ya, bu zat CHP’li belediyeyi  defalarca “şeffaflık” adı altında şikayet etmediği yer bırakmamıştı.

Sanırsınız sütte leke var onda yok!

Ben utanıyorum o utanmıyor…

Şimdi kalkmış, belediyin temizlik elbisesi ihalesine katılmış, elbiseleri zamanında teslim etmemiş, belediyeye güvensizlik yaratmış, parasını da alamamış…

Bu güvensiz şimdi de çıkmış CHP’den biryerlere talip olmuş…

Parasını alabilmek içinde belediyeye cami yapımı için 200 bin lira teklif etmiş.

Şeffaflığı görüyor musunuz?

Bütün bunları belgeleriyle yapılacak ilk kongrede anlatacağım…

Bekleyin…

Kalite yok, düzey yok!, ne var?

Dedikodu, orada başka burada başka konuşma var…

 

ŞENOL’UN DİREĞİ!

Şenol Bükrü… Sabah çay ısmarladı… İçtim.

Konu konuyu açtı, anlattı.

-Çocuğu direk Çaycuma’ya elettim, dedi.

Ben bu Şenol’a yıllardır. “Direk” ile “Direkt” kelimelerinin farklı olduğunu öğretemedim.

Bu vaktiyle GS’li Erhan’ın topu kaleye direk attığını da söyleyip dururdu…

TDK’ye göre;

Direkt: Dolaysız bir biçimde, doğru olarak, doğruca, dosdoğru.

Sıfat olarak da, doğrudan doğruya, dolaysız, anlamına gelir.

Direk ise; Destek veya taşıma görevi için bulunduğu yere dikine yerleştirilen uzun ve kalın ağaç, demir vb.

Evin direği, kale direği, bayrak direği vb…

Hatta Orhan Veli bir şiirinde:

Neden liman deyince / Hatırıma direkler gelir, diye sorar…

Otluk direği değil ya mübarek!...

 

HANTIR HANTIR ETMEK!

“Hant hant ötmek” diye bir deyimimiz var. Bağıra bağıra, kavga edercesine konuşmak anlamına gelen.

Bu deyim Devrek dilinde, “Hantır hantır etmek” şeklinde söylenir ve bir şeye karşı duyulan aşırı isteği rahatsız edici biçimde duyurmak” anlamına gelir.

-Gitmek için hantır hantır ediyon, bunun farkındayım.

-İşi bırakmak için hantır hantır ediyon.

-Bakılışa göre kız hantır hantır ediya!

Gibi…

Dayıma göre ise;

-Hantır hantır gidişiya!

 

Advert
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİRX
GEREDE-ÇERKEŞ DEPREMİNDEN  DEVREK DE ETKİLENMİŞTİ
GEREDE-ÇERKEŞ DEPREMİNDEN DEVREK DE ETKİLENMİŞTİ