Reklamı Geç
Advert
Advert
Advert
Advert

"BEN BU CİHANA SIĞMAZAM"

Bu içerik 564 kez okundu.
Advert

İbrahim Tığ

    Türk Edebiyatı tarihinde önemli bir yeri olan, tasavvufî inancından dolayı değişik bir üslup ve kişiliğe sahip Seyyid Nesîmî, 14.yüzyılın ikinci yarısı ve 15.yüzyılın başlarında yaşamış, Türkçe ve Farsça divanı olan, Türk ve Azerî edebiyatı arasında paylaşılamayan klasik şairlerimizden biridir.

    İran ve Azerbaycan sahasında uzun süre bulunmuş, daha sonra Anadolu’ya gelmiş, Hurûfî inancına bağlı olması yüzünden Halep’te derisi yüzdürülerek öldürülmüştür.

     Onun hayat macerası, kendisine efsânevî kahraman kimliği kazandırmış ve yedi ulu ozandan biri olarak kabul edilmesi sonucunu doğurmuştur. Buna göre; derisinin yüzülmesi suretiyle öldürülmesi, zulme uğraması, tasavvufî yönü,

teslimiyeti, inandığı davadan dönmemesi, ilahi aşk uğruna cismini feda etmesi, Mansûr’la aynı kaderi paylaşması yönleri ile şairlerin manzumelerine malzeme olan Nesîmî, şairliği ile divanlarda neredeyse hiç anılmamıştır. İşte bu durum Nesîmî’yi diğer şairlerden farklı kılmış; onun tıpkı mitolojik- efsanevî Fars kahramanları gibi divan şiirinde bir mazmun olarak yerini almasını sağlamıştır.

    Yazdığı şiirler yüzünden dinsiz olduğu gerekçesi ile yargılanan ve canlı canlı derisi yüzülerek idam edilen şair Nesimi, efsanevi bir şahsziyet olarak karşımızda durur.

     Büyük Türk şairi Nesimi, bir tarikata gider. Bir softa Nesimi'nin Türkçe konuşmasından rahatsız olur. Nesimi'den ya Arapça ya da Farsça konuşmasını ister.

     Nesimi ise softaya şu cevabı verir:

     Har içinde biten gonca güle minnet eylemem

     Arabi, Farisi bilmem

     Dile minnet eylemem

     Sırat-ı Müstakim üzre gözetirim Rahim’i

     İblisin talim ettiği yola minnet eylemem

     Bir acayip derde düştüm, herkes gider kârına

     Bugün buldum, bugün yerim

     Hak kerimdir yarına

     Zerrece tamahım yoktur

     Şu dünyanın varına

     Rızkımı veren Hüdâ’dır,

     Kula minnet eylemem.

*

    Dil asimilasyonuna direnen ilk Türk şairi Nesimi'yi, ölümünün 608. yılında "Bende sığar iki cihân ben bu cihâna sığmazam / Cevher-i lâmekân benim kevn ü mekâna sığmazam" dizeleriyle ve saygıyla anıyorum.

Nesimi'nin Halep'teki türbesi

Advert
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİRX
ESKİ EVLERİN AYDINLIK YÜZÜ: OCAKLIK
ESKİ EVLERİN AYDINLIK YÜZÜ: OCAKLIK
ROSAK’TAN YAZ’A MERHABA KONSERİ
ROSAK’TAN YAZ’A MERHABA KONSERİ