Reklamı Geç
Advert
Advert
Advert
Advert

DEVREK'TE DEMOKRASİ NÖBETİ TUTULDU

Devrek'te 15 Temmuz darbe girişiminin 6. yılında Cumhuriyet Alanı'nda demokrasi nöbeti tutuldu. 15 Temmuz Milli Birlik ve Demokrasi Günü dolayısıyla Cumhuriyet Alanı'nda program düzenlendi.

 DEVREK'TE DEMOKRASİ NÖBETİ TUTULDU
Bu içerik 866 kez okundu.
Advert

 -Sercan KAPUSUZ-

  Devrek'te 15 Temmuz darbe girişiminin 6. yılında Cumhuriyet Alanı'nda demokrasi nöbeti tutuldu. 15 Temmuz Milli Birlik ve Demokrasi Günü dolayısıyla Cumhuriyet Alanı'nda program düzenlendi.   

   15 Temmuz Milli Birlik ve Demokrasi Günü kapsamında Cumhuriyet Alanı'nda düzenlenen program saat 20.00 itibariyle Devrek İlçe Gençlik Merkezi önünden başlayan Cumhuriyet Alanı'nda biten Milli Birlik Yürüyüşü ile başladı.  15 Temmuz Milli Birlik ve Demokrasi Günün 6. yılında, 15 Temmuz belgeseli izlendi ardından açılış konuşmaları yapıldı

   Halkın yoğun katılım gösterdiği programa; Devrek Kaymakamı Ümit Altay, İlçe Jandarma Komutanı Yüzbaşı Emrah Dindar, Devrek Belediye Başkanı Çetin Bozkurt, Çaydeğirmeni Belediye Başkanı Satılmış Gebeş, Devrek İlçe Emniyet Müdürü Ömer Seyfi Paça, İlçe Milli Eğitim Müdür Vekili Muhammet Atlı, İlçe Gençlik ve Spor Müdürü Cihan Durdubaş, sivil toplum kuruluş temsilcileri, kamu kurum kuruluş temsilcileri, siyasi parti temsilcileri, ve davetliler katıldı.       

   CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN HALKA SESLENDİ

    Cumhuriyet Alanın'daki program şehitlerimiz için saygı duruşunda bulunup akabinde İstiklal Marşı ile başladı. Anma etkinlikleri kapsamında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan vatandaşlara hitap etti. 15 Temmuz darbe girişimini anarak darbeyi lanetledi Türk milletine teşekkür etti.

   Günün anlam ve önemini belirten açılış konuşmasını Kızılay Devrek Şubesi Başkanı Aydın Çolpa yaptı.

   15 TEMMUZ BİZİM İÇİN BİR DÖNÜM NOKTASIDIR

Çaydeğirmeni Belediye Başkanı Satılmış Gebeş, günün anlamına ilişkin yaptığı açıklamada;

 " Bundan 6 yıl önce 15 Temmuz 2016 gecesi yine bu meydandaydık. Halkımızla birlikte Ya Şehitlik, Ya Gazilik diyerek hayatlarımız pahasına da olsa çapulculara meydanı bırakmayacaktık, bırakmadık.

Milletimizin Şehadet inancıyla, kanıyla, Canıyla yazdığı Milli direniş Destanını, 15 Temmuz'u Unutmadık. Unutturmayacağız.

 15 Temmuz hain darbe girişiminin yıl dönümünde Şehitlerimize Cenab-1 Allahtan Rahmet diliyor, Gazilerimize ve Aziz Milletimize ve siz değerli hemşehrilerime şükranlarımı sunuyorum.

 Bu Milletin Kahraman evlatları Tankların altına yatarak, F 16 lardan sıkılan mermilere göğsünü siper ederek Söz konusu Vatansa,Canını hiçe sayarak,neler yapabileceğini O gece tüm dünyaya göstermiştir.

 İstiklal Şairi Mehmet Akif'in "Siper et Göğsünü dursun bu hayasızca akın" dediği gibi, Bizim Milletimizde Göğsünü Siper ederek bu hayasızca akını püskürtmüştür.

 15 Temmuz bizim için bir dönüm noktasıdır.Büyük ibret almamız ve uyumamamız gerektiğini anladığımız gündür.

 FETÖ'cü hainlerin ve onların patronlarının asıl amacı ülkemizi işgal etmek, milleti bölmek, ülkemizi yönetilmez hale getirmekti.Amaçları Ülkemizin Suriye, Irak,Libya gibi olmasıydı.Bundan vaz geçmişte değiller. Ülkemizin ve Milletimizin düşmanları hep oldu.Olacak da. 40 yıldır ülkenin en önemli kurumlarına sızmış FETÖCÜ hainler acımasız birer katil Haşhaşi olarak, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin resmi müesseselerine karşı; bilerek-isteyerek-kastederek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN a, TBMM'ye ve doğrudan vatandaşlarımıza hain saldırıda bulundular.

 Aziz Milletimiz, tıpkı gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Amasya genelgesinde tüm dünyaya ilan ettiği gibi Milletin bağımsızlığını yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır şiarı ile, Milletimiz Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde, her kesimiyle bir bütün olarak bu

ihanetin karşısında durmuş, bir kez daha, canı pahasına, inancına, ülkesine, devletine, demokrasisine, geleceğine ve egemenliğine sahip çıkmıştır.

 Kurtuluş Savaşı'nda Nene Hatun'u, Maraşlı Sütçü İmam'ı, İzmir'i işgal eden Yunanlılara ilk kurşunu sikan gazeteci Hasan Tahsin'i çıkaran bu bereketli topraklar: 15 Temmuz gecesi de darbecilere karşı ilk kurşunu sikan Ömer Halisdemir'i, henüz 15' inde olan Halil İbrahim Yıldırım'ı, Engin Tilbaç'ı da bağrından çıkarmıştır.

 15 Temmuz şanlı direnişimizin yıl dönümünde; darbe ve iç işgal girişimini savuşturan ve bastıran ve kurucu liderimiz Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK' ün bizlere miras bıraktığı Türkiye Cumhuriyetini muhafaza etmemizde bizlere öncülük eden Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan' a saygılarımızı ve şükranlarımızı sunuyorum.

 Bu duygu ve düşüncelerle sözlerime son verirken; bizlere, bağımsızlığımızı ve çağdaş medeniyetin tüm imkânlarından yararlanmamızı sağlayan Ulu Önder Atatürk'ü ve Kahraman silah arkadaşlarını, bu toprakları vatan yapan şehitlerimizi ve aramızdan ayrılan gazilerimizi bir kez daha sonsuz minnet, şükran ve rahmetle anıyor, gazilerimize sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.

 Demokrasi ve milli birlik gününüz tekrar kutlu olsun..." dedi. 

 AZİZ MİLLETİMİZİN HÜRRİYET AŞKI VE BAĞIMSIZLIK TUTKUSU KARŞISINDA YENİLGİYE UĞRADILAR.

   Başkan Çetin Bozkurt, 15 Temmuz Şehitlerini Anma, Demokrasi ve Milli Birlik Günü nedeniyle bir konuşma yaparak şu ifadelere yer verdi: “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’müz kutlu olsun. 15 Temmuz hain darbe girişiminin 6. yıldönümünü idrak ediyoruz. Bu hain kalkışmayı bertaraf eden Türk milletini ve o gecenin asil kahramanı 251 şehidimizi minnet ve rahmetle anıyoruz.

 Bin yıldır üzerinde yaşadığımız bu topraklar ecdadımızın canları pahasına gösterdiği olağanüstü ve onurlu mücadele ile bizlere vatan olmuştur. 15 Temmuz’da bu onurlu mücadelenin en önemli yansımalarından biri ve son halkasıdır.

 Şanlı tarihimiz şahittir. Yüzyıllar boyunca pek çok kere, şehit ecdadımızın aziz kanlarıyla sulanmış olan bu topraklardan bizi uzaklaştırmaya çalıştılar. Cumhuriyetimizi, demokrasimizi, milli irademizi yok etmek, hürriyetimizi almak istediler. Ancak, Aziz milletimizin hürriyet aşkı ve bağımsızlık tutkusu karşısında hep yenilgiye uğradılar.

 Çanakkale’de, Büyük Taarruz’da, Ulusal Kurtuluş Savaşında olduğu gibi, milletçe verdiğimiz cesur ve onurlu mücadele sonunda, 15 Temmuz’da da hep birlikte kaybettiler.

 Unutmayalım ki, 15 Temmuz’da kaybedenler, Aziz milletimizin sarsılmaz inancı ve çelikten iradesi karşısında pes etmek zorunda kalanlar bunu asla unutmayacaklar. Tanka, tüfeğe, uçağa karşı eşsiz bir direniş gösteren ve büyük bir başarı kazanan Aziz Milletimiz de o karanlık geceyi unutmayacaktır.

 Milletçe büyük bir kahramanlık destanı yazdığımız ve hainlere fırsat vermediğimiz o geceyi unutmayacağız.  Bu toprakları yurt kılmanın ve yurt tutmanın kolay olmadığının farkında ve bilincinde olarak daima uyanık olmak zorundayız. Bu sayede de Allah’ın izniyle kıyamete kadar da bu toprakların sahibi olarak kalacağız.

 Ulusça hep birlikte, biraberce hem şehitlerimizin aziz hatıralarını yad edecek hem de demokrasimize güç verecek, milletimizin canıyla, kanıyla yazdığı bu büyük karşı duruş başarısını unutmadık, unutturmayacağız da.

 Bu duygu ve inançla, Çanakkale’den Büyük Taarruz’a, Ulusal Kurtuluş Savaşı’ndan 15 Temmuz’a, bir kez daha tüm şehitlerimizi rahmetle yad ediyor, gazilerimize sağlıklı, huzurlu ömürler diliyor, Aziz Milletimizin Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nü tebrik ediyorum.

 Yaşasın Gazi Mustafa Kemal Atatürk, yaşasın Cumhuriyet! ” dedi

 

diyen Kaymakam Ümit Altay; Bu akşam burada, Cumhuriyet ve demokrasi tarihimiz için bir mihenk taşı olan, 15 Temmuz 2016'da FETÖ terör örgütü tarafından gerçekleştirilen hain darbe girişimine karşı yazılan demokrasi ve kahramanlık destanını ve bu destanı canıyla, kanıyla, ruhuyla yazan kahramanları anmak için toplanmış bulunuyoruz.

 O geceki iman ve adanmışlık ruhuyla bu akşam buraya demokrasi nöbetine gelip bu programa iştirak eden herkese hoş geldiniz diyorum.

 O gece Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla meydanlara, köprülere, hava alanlarına akın eden milletimiz, bu zamana kadar darbelerle ve çeşitli düzenlerle bu ülkeyi dizayn etmeyi kendinde hak görenler ve onun maşalarına bir daha asla unutamayacakları eşsiz bir ders vermiştir.O gece milletin gücü ve iradesinin üstünde hiçbir vesayet odağının olmayacağı ve bu ülkede kafasına göre at koşturamayacağını ihanet odakları görmüştü.

 Eski kadim Dünya dediğimiz Asya, Afrika ve Avrupa'nın tam birleşim ve kesişim noktasında, tabiri caizse eski dünyanın merkezinde yer alan ülkemiz, bereketli toprakları, üç tarafındaki birbirinden farklı denizleri, yeryüzündeki neredeyse her türlü iklimin görülebildiği zengin coğrafyasıyla, binlerce yıllık tarihi ve kültür birikimiyle medeniyet beşiği olmuştur. Dünya'ya hükmetmek isteyenlerin çağlar boyunca hayallerini süslemiştir. 1071 Malazgirt zaferiyle Türk Yurdu olmuş Anadolu toprakları neredeyse bin yıldır olduğu gibi bundan sonra da sonsuza kadar Türk yurdu kalacaktır.

 İşte 15 Temmuz 2016, bu gerçeği kabul etmek istemeyen ve değiştirme hevesine kapılan hadsizlerin son büyük girişimlerinin olduğu tarihti. Açıkça Türk milletine cephe alamayan dış mihraklar, bu milletin içindeki hainlerle işbirliği yaparak karanlık emellerine erişmek istediler. Bu en karanlık ve en haince planlarını ince ince dokuyarak içerideki hainlerin yıllarca Devlet mekanizmasının en mahrem yerlerine, kılcal damarlarına kadar yuvalanmasını sağladılar.

 Başta ordu, yargı ve bürokrasi olmak üzere devlet aygıtının en hayati noktalarında yuvalanan işbirlikçi hain FETÖ üyeleri sandılar ki elde ettikleri konumlarla birkaç saat içinde anlı şanlı Türkiye Cumhuriyetini ele geçireceklerdi. Ancak bu milletin ferasetini hesaba katmayan FETÖcülere karşı teslim olmayı kesin bir şekilde reddedip milleti direnmeye davet eden Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısıyla yollara meydanlara dökülen kahraman ve fedakar milletimiz bu hainlere unutamayacakları bir ders verdi.

 Batılı devletlerin ve Türkiye düşmanlarının taşeronluğunu yapan FETÖ'ye biat edip bu kalkışmanın içinde olanlar şeref ve haysiyetlerini kaybederek ömür boyu bu kara lekeyi alınlarında taşımak zorunda kaldılar.

 Ancak bugün görüyoruz ki FETÖcülerin pek çokları hala pişmanlık ve nedamet belirtisi göstermek şöyle dursun kin ve intikam duygularıyla karanlık köşelerde fırsat kolluyorlar. İşte bunlar için bu ülkede gün yüzü ve bir gelecek yoktur. 15 Temmuz gecesi yazılan destan, Türk milletinin hainlere ve onların dış destekçilerine verdiği okkalı bir cevaptı ama hala bunu anlamamak için direnenler çok fazla sayıdadır.

 Bu maşa terör örgütü ilk olarak vatansever subayları iftiralarla, kumpaslarla hapislere attı, şerefli mesleklerinden etti. Uydurma delillerle hapislerde çürüyen masum insanlar kimi kahrından kanser olup öldü, kimi şerefine haysiyetine sürülen bu lekeyle yaşamaya dayanamayıp canına kıydı.

 Varlıklarının Türkiye Cumhuriyeti Devletine büyük bir tehdit oluşturduğunun fark edilmeye başlamasından sonra artık bilindik hale gelen taktikleriyle meşru hükümete kumpas kurarak sahte delillerle 17-25 Aralık operasyonlarıyla hükümeti düşürmeye ve halkta bir gayrı meşruluk algısı oluşturmaya çalıştılar. Ancak Türk milletinin aklı selimi ve hükümetin güçlü duruşu sayesinde Fetöcülerin kurdukları hain planlar ayaklarına dolaştı ve bu yapı hızla deşifre olmaya başladı.

  Hızla yolun sonuna yaklaştığını anlayan FETÖ, Cumhuriyet tarihinde her zaman bir utanç olarak hatırlanacak 15 Temmuz hain darbe girişimine kalkıştı. Yıllarca şerefli Türk ordusunun içine sızmış, gözü dönmüş bu vatan hainleri ağır silahlarla, tanklarla, uçak ve helikopterlerle bu aziz milleti sindirebileceklerini düşündüler.

 Ancak hiç hesaba katmadıkları bir şey vardı: Korkusuzca karşılarına çıkıp meydan okuyan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın direnin ve bu hainlere hadlerini bildirin çağrısıyla sokaklara meydanlara dökülen Türk Milleti.

 Eğer FETÖ terör örgütü 15 Temmuz 2016 gecesi başarılı olsa Devlet yapısınıtopyekün bir şekilde ortadan kaldıracak yani Türkiye Cumhuriyeti devletini yıkarak, destek aldığı dış mihrakların güdümünde kukla bir devlet kurma hedefini gerçekleştirmiş olacaktı. Çünkü millete karşı çevirdikleri namluları tereddütsüz bir şekilde ateşlemeleri, karşılarındaki silahsız insanları acımasızca katletmeleri bu yapının Türkiye Cumhuriyeti devleti ve milletiyle en ufak bir bağının kalmadığının en açık bir göstergesiydi.

 Şimdi geriye dönüp baktığımızda geçmişte yaşananlardan ders alıp Devlet mekanizması içinde böylesine yapılanmalara asla müsamaha gösterilmemesi gerektiğini milletçe çok acı bir şekilde tecrübe ettik.

  Bu ülkeye, bayrağımıza ve manevi değerlerimize bağlılığımızla, kurucu değerlerimize sahip çıkmak zorundayız. Tek millet olarak birbirimize dayanmaktan, birlik ve beraberlik içinde tek yürek olmaktan başka çaremiz yok.

 Zamanında bu örgüte biat etmeyen, boyunduruk altına girmeyi reddeden ferasetli ve temiz vicdanlı insanların hakları iş sınavlarında, örgüt mensuplarına servis edilen sorularla yıllarca gasp edildi. Gerçek hak sahibi insanlar hakkı olan kadrolara atanamadılar, yıllarca işsiz kaldılar.

 O yüzden gasp ettikleri, hileyle hırsızlıkla soruları çalarak yerleştikleri makamlardan, girdikleri kurumlardan kovulan FETÖ üyelerinin ağlayıp sızlanmaları, mağdur olduk işten atıldık, aç kaldık şeklindeki ajitasyonları samimiyetten uzak, bu şeytani örgütün en çok kullandığı manipülasyon ve acındırma yöntemlerindendir, kesinlikle dikkate alınmaması prim verilmemesi gerekir.

 Bu duygu ve düşüncelerle sözlerime son verirken başta Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, vatan için canını feda etmiş tüm şehitlerimize ve15 Temmuz 2016 gecesi şehit düşen 251 vatandaşımıza Allah'tan rahmet, vatan ve millet uğruna kanını döken gazilerimize şifalar ve bereketli ömürler diliyorum.

 Allah bu millete bir daha böyle acılar yaşatmasın, harici ve dahili düşmanlardan vatanımızı ve milletimizi ebediyen muhafaza eylesin. " ifadelerini kullandı.

   ŞEHİTLERİMİZ İÇİN KURAN-I KERİM VE DUALAR OKUNDU

 Anma etkinlikleri kapsamında din görevlisi tarafından Kuran-ı kerim okundu ve ardından Devrek Müftüsü Hasan İzmirli tarafından dualar edildi. Şiir, türkü dinletisi ve çeşitli etkinliklerle anma programı devam etti.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİRX
“HER ÖNÜNE GELEN AĞAÇLARIMIZI KESECEK CESARETİ NEREDEN ALIYOR?
“HER ÖNÜNE GELEN AĞAÇLARIMIZI KESECEK CESARETİ NEREDEN ALIYOR? "
 19 MAYIS, GENÇLİK; GENÇLİK İSE GELECEK DEMEKTİR.
19 MAYIS, GENÇLİK; GENÇLİK İSE GELECEK DEMEKTİR.