Advert
Advert
Advert
ÇİLE YURDUM İNSANI ÇİLE…

ÇİLE YURDUM İNSANI ÇİLE…

Bu içerik 2094 kez okundu.

    Bülbül, güle kavuşamayınca çekermiş çileyi. Şarkılarda öyle diyor. Hele Safiye Ayla’nın sesinden de bir başka oluyor çekilen çilenin dile getirilmesi!

    Dokuz günlük bayram tatilinde ülkemizde trafik kazalarında neredeyse iki yüze yakın kişiyi kurban verdik. Yollar kan gölüne döndü neredeyse. Affetmeyen trafik canavarı kol gezdi yollarda bayram boyunca. Tüm uyarılara rağmen kazaların ardı arkası kesilmedi hiç. Adım gibi eminim ki kazalar, şoförlerin dikkatsizliğinden oluyor hep. Hele de bir an önce evine, köyüne ulaşma hedefindeki şoförlerin dikkatsizliği yüzünden…

    Yapılan otoyollar, köprüler, bayram boyunca ücretsizdi. En dikkat çekicisi de birçok istasyonda benzinin olmayışıydı. Tatil yerleri dolup taştı. Plajlarda iğne atsan yere düşmeyecek neredeyse. Alışveriş merkezleri tıka basa dolu. Bir de içme suyu sıkıntısı. Marketlerde bir şişe su kalmadı çoğu yerde. Bir de sıcaktan buruşmuş, tüm özelliğini yitirmiş sebze ve meyveler…

    Bu bayram da terör can almaya devam etti ara vermeden. Hem de sözüm ona kendisini Müslüman olarak nitelendiren terör organları birçok ocağa ateş düşürdü. Bayram sevincini yaşatmadı. Oysa onlar gerçekten dindar olsalardı, bayramlarda insanların sevgiyle, barışla kucaklaşacağını bilirlerdi değil mi?

    Hani şu Kılıçdaroğlu’na yüz bin liralık tazminat davası açan eğitim derneği var ya! İşte o dernek davayı kaybetti. Kendileriyle doğrudan ilgisi olmayan şu Karaman’da yaşanan tacizle ilgili Kılıçdaroğlu’na açılan davaydı. Ne demişti Kılıçdaroğlu? Küçücük çocukları, hem de cinsiyet ayrımı olmaksızın, din öğretiyoruz diyerek bünyesine alan kurumda ortaya çıkan taciz olaylarını kınamıştı. Olayı kınayacağına, bir iki olayla eğitim kurumunun adına leke sürülmez diyen aileden sorumlu devlet bakanını eleştirmişti. Olayla ilgili hassasiyet göstermeyen özel eğitim kuruluşlarını eleştirmişti. Bu gibi taciz olaylarının yaşandığı başka bir ülkede, sorumlular çoktan istifa edip gitmişti. Bizde durum farklı… Ne olacak canım, bir kez taciz etmekle bir şey olmaz zihniyeti egemen yoz kafalarda. Bu gibi kafaların ses çıkarması için kendi evlatlarının başına gelmesi gerek hadiselerin!

    Bizde işsizlik çetrefil bir duruma dönmüşken, birileri Suriyelileri Türk vatandaşlığına alma peşinde. Acaba onlara acıdığımız için mi, yoksa seçimlerde oy devşirmek için mi muamma şimdilik. Ama aslolan, önce bizim yurttaşlarımızın huzur ve refahını düşünmek gerekmez mi?

     Bizde bin üç yüz lira asgari ücreti kazanmak için canhıraş çalışmak gerekiyor. Ama Suriye’den ülkemize sığınanlar, üç dönüm bostan, yan gel yat Osman misali oturdukları yerden alıyorlar o parayı. Yani anlayacağınız, savaştan kaçıp gelenler, bizim yurttaşlarımızdan daha değerli ve ehemmiyetli…

     Üç yüz binden fazla atama bekleyen öğretmen adayımız durup dururken yıllarca, MEB şimdi de tutturmuş ücretli öğretmen çalıştıracakmış! Hoppala… Bu ne şiş kebap, bu ne lahana turşusu böyle!

      Madem öğretmene gereksinim var, neden o atama bekleyenlere görev vermiyorsunuz kardeşim?

    Cennet gibi bir ülkede yaşamayı cehennem azabına çevirenlere sözüm bir de:

    Ormanıyla, deniziyle, ağacıyla, börtü böceğiyle cennet gibi bir ülkede yaşıyoruz. Yaşıyoruz da kimileri bilmem ki neyi paylaşamıyorlar? Dostluk, kardeşlik, insanlık, paylaşım… gibi sadece bize değil, tüm insanlığa gerekli değerlerimizi yitiriyoruz birer birer. Hep keşke diyoruz:

    Keşke eski, huzur dolu günlere geri dönsek. O günleri bir kez daha yaşasak dolu dolu…

     Sinemalarımız vardı. Park ve bahçelerimiz vardı. Ağaçlarında bülbüllerin, çeşitli kuşların ötüştüğü bağ ve bahçelerimiz vardı. 

DİĞER YAZILAR
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİRX
BAŞKAN BOZKURT: VATANDAŞIN DERDİ GEÇİM
BAŞKAN BOZKURT: VATANDAŞIN DERDİ GEÇİM
CHP İLÇE BAŞKANI DİKENLİ: ULUPINAR ARTIK KENDİNE GEL
CHP İLÇE BAŞKANI DİKENLİ: ULUPINAR ARTIK KENDİNE GEL