Her ne kadar yazımın başlığında darbe demişsem de siz kusuruma bakmayın lütfen! Dilim sürçüverdi işte. Kalkışma girişimi demeliydim en doğrusu…

    15 Temmuzdan bu yana yargıda, emniyette, askeri alanda çok şiddetli depremler yaşandı. Sayıları binleri geçen üst düzey görevlileri ya gözaltındalar ya da apar topar cezaevinin yolunu boyladılar. Suçları FETÖ’cü olmak. Pekâlâ bunları o görevlere getirirken hiç mi güvenlik soruşturması yapılmadı? En vasıfsız işe alırken bile bin dereden su getiren iktidar ve muktedirler bu konuda neden titiz olamadılar?

    Şimdi de armut toplar gibi başladılar devletin her kademesinde temizliğe. Bence bu aleni iktidar partisinin bir darbesidir. Ve darbeyi oldukça kanlı olarak görünürde FETÖ’ye karşı yaptı. Bunu yaparken de öylesine bir korku ortamı yarattı ki artık millet, gölgesinden bile korkar hale getirildi. Halkı sabahlara kadar sokağa davet edenler, hak aramak için meydanları dolduranları copla, gazla, topla tüfekle doğduklarına pişman ediyorlardı daha düne kadar. Taksim eylemcileri için ağa alınmadık sözler etmemişler miydi? Özlük hakları için yola çıkanlara ağza alınmadık küfürler etmemişler miydi?

Garipten, gurebadan; fakirden fukaradan yana olanları kışkırtıcı diye nitelendirmemişler miydi?

    Kalkışma girişiminin yapılışı da enteresan doğrusu! Senaryo acemice yazılmış. Öyle herkesin uyanık olduğu bir saatin seçilmesi, bizzat meclisin, emniyetin hedef seçilipbombalanması… Hele de yalandan yere iki televizyon kanalının karartılması… Ve kalkışmanın saatler içinde etkisiz hale getirilmesi… Buraya kadar iyi de! Ya bundan sonrası?

    Kamuda çalışanların yıllık izinleri iptal edildi. Tüm kamu çalışanları tez zamanda görev başında olacaklar. Peki niçin?

    Nedenini bulmak o kadar da zor değil canım. Kurum amirlerinin raporları doğrultusunda gereken yapılacak ve kamuda da büyük bir temizlik başlayacak böylece.

    YÖK, üniversite rektörleriyle toplandı. Anlaşılan üniversitelerde temizlik önce başlayacak. Ardından MEB’e gelecek sıra. Sonrası… Haklı haksız görevlerine son verilenlere bakarak bu millet tırsacak. Sonrası, pek istedikleri başkanlık sistemi için gerekli altyapı tamamlanacak ve yapılacak bir genel seçimle dört yüzden fazla vekille tek başına iktidar olunacak. Deme keyfine gitsin!

    Hani Kalkışmayı önlemek için ölenler şehitti? Elin memleketinde üç beş kişi için ulusal yas ilan ediliyor, bizde neredeyse davul zurna eşliğinde ulusal bayram!

    Ne demeli?

    Bizim insanımız değil mi, ağıt türkülerinde bile göbek atıp oynayan!