Advert
Advert
Advert
DEMOKRASİ

DEMOKRASİ

Bu içerik 2240 kez okundu.

  “Yaşamak tek bir ağaç gibi hür ve bir orman gibi kardeşçesine, bu davet bizim…” demişti Nazım Hikmet. El kapılarının kapanmasını, insanın insana kulluğunun yok edilmesini dile getirmişti.

  Ülkemize bir yandan dışarıdan, bir yandan içeriden yapılan insanlık dışı faşizan saldırıların ardı arkası kesilmiyor hiç. On yıllardır bir yandan din tacirlerinin, bir yandan da emperyalist güçlerin uşaklığını edenlerin baskılarıyla bu millet kıpırdayamaz hale getirildi. Her fırsat bulduklarında adına darbe dedikleri girişimlerle ülkemizi karanlıklara sürüklediler hep. Tam huzur ve barış ortamı geldi diye düşünürken kafamıza balyoz gibi indiriverdiler darbeleri. Neyse ki bu son girişimlerinde heveslerini kursaklarına bıraktı milletimiz.

  Demokrasiye özlem duyan ve inanan halkımız sayesinde kalkışma girişimi önlendi. Şimdi onlara kaynaklık eden, onları yüreklendiren odaklar birer birer ortaya çıkarılmaya çalışılıyor. Bu ülke bir daha böyle insanlık dışı olaylara sahne olmasın diye var gücüyle mücadele ediliyor.

  FETÖ ile bağlantısı olanlar tek tek yakalanırken akıllara şu sorular da gelmiyor hani:

  Ta İslamlığın kabulünden bu yana dini kişisel çıkarlarına alet edenler yüzünden toplum üzerinde dini baskılar kurulmadı mı? Devleti idare edenler o zamanlarda neden buna göz yumdular?

  Kur’an Türkçeye çevrilemez diyerek Müslüman halkımızın Kur’an’ı okuması ve anlaması neden engellendi?

  Neden bu ülkede kendilerini Şıh diye, evliya diye, ermiş diye, derviş diye sözüm ona Tanrı’nın çok özel yarattıklarıymış gibi gösterenlere göz yumuldu?

  Ve en korkuncu da bunlara inananlara gerçekleri göstermek gibi bir yol neden izlenmedi?

  “Kandırıldık, bizi büyülediler…” gibi söylemlerle işin içinden sıyrılmak mümkün mü?

  İnsanlarımızın ne kadar cahil kalırlarsa o kadar kolay yönetileceğini bilenler hep gözlerini eğitim sistemine diktiler. Her fırsat bulduklarına sistemin içini boşalttılar. Bilimsellikten uzak, çağdaşlıktan uzak, laiklikten uzak dinsel bir eğitim sistemiyle dindar ve kindar nesil yetiştirmenin yollarını aradılar hep. Yetmedi açılmasına göz yumdukları subyan mektepleriyle de küçücük çocukları emellerine alet ettiler.   Bunda da başarılı oldular hep…

  Ah şu okullar olmasaydı ülkeyi ne güzel idare ederdik anlayışı egemen oldu hep. Okullar taştan duvar haline getirildi. İnsan sıcaklığı, bilim aydınlığı rafa kaldırıldı.

 

  En çok hayretim de mürekkep yalamış sözüm ona aydınlar! Kardeşim, din tacirlerine kendinizi nasıl kurban edersiniz?

DİĞER YAZILAR
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİRX
ŞAİR VE YAZARLAR SAFRANBOLU’DA BULUŞTU
ŞAİR VE YAZARLAR SAFRANBOLU’DA BULUŞTU
  2 AY İÇİNDE HİZMETE GİRMESİ PLANLANIYOR
2 AY İÇİNDE HİZMETE GİRMESİ PLANLANIYOR