Advert
Advert
Advert
BAK HELE

BAK HELE

Bu içerik 2125 kez okundu.

Ta yıllar öncesinden, AKP lideri Erdoğan’ın cumhurbaşkanı olduğu yıllardan bu yana ısıtıla ısıtıla bu günlere getirilen şu başkanlık sisteminden ve şimdilerde onun savunuculuğunu yapanlardan söz etmeyeceğim elbette. Biliyoruz ki Erdoğan, Haziran seçimlerinde bizzat meydanlara çıkarak dört yüz vekil istedi Anayasayı Başkanlık sistemi doğrultusunda değiştirebilmek için. Hatta o günlerde çözümü de meclisi de odaya hapsettiğini bile söyledi. Ancak seçmenden bu konuda gerekli oyu alamadığı için Başkanlık sistemi de şimdilik odaya hapis vaziyette bekliyor. Bekledikçe de gerek cumhurbaşkanının gerekse iktidar partisinin sinir katsayıları giderek artıyor…

     Malum televizyon kanalında yorumcu, paralel yapıyla, terörle, muhalefetle mücadele konusunda AKP liderinin yetersiz olduğunu açıkça dile getirebiliyor. Diğer yorumcular da ağzı açık onu dinliyor! Şimdi akla gelen soru şu, acaba AKP liderlerini malum medya mı değiştiriyor. İşine gelirse övüyor, göklere çıkarıyor; olmadı yerin dibine batırıyor acımasızca!

     Malum televizyon kanalında Davutoğlu’nun yetersiz kaldığını belirten ve değiştirilmesini isteyen gazeteci yorumcu, Nasuhi Güngör. İktidarın bir numaralı savunucusu… Hatta Erdoğan için adeta neredeyse peygamberlere özgü övgüler dizen birisi… Ondan Davutoğlu ile ilgili o sözleri duymak manidar gerçekten…

     Cumartesi günü Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı… Kaç yıl oldu bilmem, egemenler, halkın egemenliğini yansıtan bayramdan Ulusal Egemenlik kısmını çıkartıp sadece Çocuk Bayramı demeye başladılar kısaca. Ve alıştırdılar milleti de buna… Oysa 23 Nisan 1920’de milletin o neredeyse yok olmakla karşı karşıya kaldığı korkunç dönemden kurtulma azmiyle açılmıştı meclis. Kendi geleceğine yine kendisi karar versin diye açılmıştı. Saraya rağmen tüm yetkileri alan meclis, Ulusal Kurtuluş Savaşı’nın zaferle sonlanmasını da sağladı. Ve elbette, şimdi bağımsız bir devlet olarak yaşayabiliyorsak eğer, bunu o meclise borçlu değil miyiz? Hele de o meclisin önderi Atatürk’e!

     Şimdi kalkmışlar, terörü bahane ederek bu bayramın kutlanmasına sınırlamalar getiriyorlar. Coşkuyla kutlanması gereken bu bayramı, korku, yıldırma ve sindirme çabalarıyla yok hükmünde saydırma gayretleri açıkça görülüyor. Tüm tepkilere rağmen de geri adım atmadılar yıllarca…

     Oysa, başka başka törenlerin yapılmasında hiç sakınca görmüyorlar!

     Karaman’da yaşanan o sapıklığın cezası nihayet kesildi. Sanığa beş yüz sekiz yıl ceza kesilmiş. Umarım caydırıcı olur. Bundan böyle o utanç verici durumlar yaşanmaz memleketimizde. Ve umarım, mağduru değil de mağdur edenleri savunanların yüzlerine şamar gibi inmiştir bu ceza!

      

DİĞER YAZILAR
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİRX
ŞAİR VE YAZARLAR SAFRANBOLU’DA BULUŞTU
ŞAİR VE YAZARLAR SAFRANBOLU’DA BULUŞTU
  2 AY İÇİNDE HİZMETE GİRMESİ PLANLANIYOR
2 AY İÇİNDE HİZMETE GİRMESİ PLANLANIYOR