Advert
Advert
Advert
ALINACAK DERS

ALINACAK DERS

Bu içerik 2054 kez okundu.

   Bu yazımda alınacak dersi önce söyleyeceğim ve yazımı çok bilinen bir fıkrayla tamamlayacağım.

   “Her memleket layık olduğu şekilde yönetilir.”

   Gelelim öyküye:

   Uçak düşmek üzereydi, Beş yolcu ve sadece dört paraşüt vardı…

   İlk yolcu şöyle dedi:

   “Ben Ronaldo’yum, Dünya’nın en iyi futbolcusuyum. Dünya futbolunun bana ihtiyacı var ve bu kadar hayranım varken ben ölmemeliyim."

   İlk paraşütü kaptı ve uçaktan atladı…

   İkinci yolcu, Hilary Clinton:

   “Ben Amerika’nın eski başkanının karısıyım; New York senatörüyüm ve gelecekte Amerika’nın başkanı olma yolunda çok şanslıyım.     Paraşütün birini kaptı ve uçaktan aşağıya atladı…

   Üçüncü yolcu, George W. Bush:

   “Ben Amerika Birleşik Devletlerinin başkanıyım. Dünya’nın sorumluluğunu sırtında taşıyorum. Bunun yanı sıra ülkemin tarihindeki en zeki başkanıyım ve ölümümle vatandaşlarıma olan sorumluluğumu tehlikeye atamam...“ Paraşütü sırtladı ve dışarıya atladı…

   Dördüncü yolcu olan Papa, beşinci yolcu olan genç öğrenciye şöyle dedi;

   “Ben yaşlıyım.  Hayatımı iyi bir insan ve iyi bir rahip olarak geçirdim, bu nedenle kalan son paraşütü sana vermeliyim; hayatının geri kalanını yaşamalısın..."

   Fakat küçük çocuk şöyle cevap verdi:

   “Telaşlanma, yaşlı adam… İkimiz için de paraşüt var! Amerika’nın en zeki başkanı paraşüt yerine benim okul çantamı aldı…

   İnsanlığı, kendisini zeki sananlar felaketlere sürüklediler tarihler boyunca. Savaşlar başlatıldı adına birinci, ikinci denen. Adına körfez denen, başka başka adlarla anılan savaşlar. Hep rant savaşıydı. Kendilerinden daha zayıf olanları yok etme savaşıydı. Yer altı ve yerüstü zenginliklerini kullanamayanların varlıklarına el koyma savaşıydı. Bugün de aynı minval üzere devam ediyor. Çünkü adına ne denirse densin, insanın ortaya çıktığından bu yana yapılan savaşlar hiç bitmedi. Biteceğe de benzemiyor bu gidişle. Çıkar sahipleri, kendi varlıklarını daha da güzelleştirmek adına zayıfları ortadan kaldıracak, hatta köle niyetine kullanacak, varlıklarına varlık katacaklar. Zayıf olanlar da yaşayabilmek adına onların emrinde, onların arzu ettikleri kadar yaşamaya devam edecekler…

   Bu böyle sürer mi?

   Yoksulun, ezilenin sırtından daha ne kadar doyar zenginler?

   Ezilenlerin, sömürülenlerin kaderi mi sonsuza dek böyle yaşamak?

   Gelinen noktada bizde de kendini çok zeki sananlar, ülkemizi bir savaş ortamına sürüklemenin yollarını aramaktalar. Hem dışarıda, hem de içeride bizi kırdırmaya çalışanlar yüzünden sonu bilinmez bir karanlık dehlize girmek üzereyiz sanki. İç çekişmeler had safhada. Oysa on yıllardır birlikte yaşayan bu milleti ayrıştırmaya çalışanların amacı gayet net. Parçala, böl, yönet…

   Eğitime darbe, sağlığa darbe, ekonomiye darbe, insanca yaşamaya darbe, etnik kimliklere darbe derken darbe yapılmadık bir yargı kalmıştı. Artık onun da darbesi oldu. İktidar yanlısı bir HSYK ile yapılan yolsuzlukların, hırsızlıkların, vurgunun, soygunun, talanın önlenme olasılığı zor görünüyor ufukta. Giderayak açılan soruşturmaların kapatılması bunun örneği değil miydi?

 

 

DİĞER YAZILAR
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİRX
BAŞKAN BOZKURT: VATANDAŞIN DERDİ GEÇİM
BAŞKAN BOZKURT: VATANDAŞIN DERDİ GEÇİM
CHP İLÇE BAŞKANI DİKENLİ: ULUPINAR ARTIK KENDİNE GEL
CHP İLÇE BAŞKANI DİKENLİ: ULUPINAR ARTIK KENDİNE GEL