Advert
Advert
Advert
AH Kİ AH…

AH Kİ AH…

Bu içerik 1908 kez okundu.

   Bir Arınç hikâyesi vardı hepiniz bilirsiniz. Hani elinde yüz dosya ile Ankara Belediye Başkanına savaş açmıştı sözüm ona. Sonra da parsel parsel sattın Ankara’yı diyerek kapattı dosyaların tümünü. Aradan onca zaman geçmesine rağmen bir daha da Ankara Belediye Başkanı hakkında söz söylemedi. Ta ki başkan istifa eden dek…

   Başkana, çocuklarımdan, aile yakınlarımdan helallik iste. Yoksa vebalden kurtulamazsın gibi laflar etmiş Arınç Bey! Bunu da Yılmaz Özdil’in Sözcü Gazetesindeki köşe yazısından öğreniyoruz. “Helalleşme” başlıklı yazısında Özdil, Arınç için “Kapının önüne konulan Arınç” demiş. Yine başkan için de aynı sözleri kullanmış. Belediye başkanı, Arınç ve ailesine çok acılar çektirmişmiş…

   “Bana suikast yapacaklar diyerek Kozmik Oda kapılarını cemaate peşkeş çeken kimdi?

   Kendilerinden önceki devlet ricalindeki mühim insanları dinsizlikle itham eden kimdi?

   FETÖ’nün elemanları devletin her kademesini işgal ederken onlara karşı duranlara “tu size!” diyen kimdi?

   Onuncu Yıl Marşı’nı duyduğunda asabı bozulan kimdi?

   Abdullah Öcalan’a övgüler düzen kimdi?

   Kadına yönelik şiddete göz yuman kimdi?

   Cinsel istismarlara göz yuman kimdi?

   Laik eğitime saldıran kimdi?

   Ergenekon davaları için. “Türkiye barsaklarını temizliyor!” diyen kimdi?

   AKP’nin ülke iktidarını ele aldığı günden bu yana çağdaş olan, uygar olan her yeniliği eskisiyle değiştirdiğine bire bir tanık olmadık mı tanrı aşkına.

   Şimdi birkaç belediye başkanını gerekçesi bile belli olmayan nedenlerle görevden alarak vebalden kurtulabileceklerini mi sanıyorlar?

   Görevden alınan belediye başkanları da seçimle göreve gelmemişler miydi? Seçimle gelen yine seçimle gitmez miydi bu memlekette…

   Bizim memlekette gitmez. Mensubu olduğu partinin lideri ne derse o olur. Tasası da muhalefet partisi CHP’ye düşer. Gerçekte oh olsun gidene demesi gerekirken demokrasi adına o gidenlerin safında yer alır. Yanlış değil tavrı ama durumdan partiye yarar çıkarmak gerekmez mi?

   Dürüstlük, ucunda kaybetmek de olsa evladır diyor atalarımız. Gerçekten de kaybedeceğini bile bile dürüstlükten taviz vermemek doğrusu. Ama gel de bunu millete anlat anlatabilirsen…

   Din cambazları, dini söylemlerle halkı büyülemişler adeta. Dindar olanlar sanki kendisine ve çevresine kötülük yapmazmış gibi inandırmışlar herkesi. Din baskısı, siyasal, sosyal ve kültürel yaşamın bir parçası olmuş adeta…

 

 

              

DİĞER YAZILAR
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİRX
ŞAİR VE YAZARLAR SAFRANBOLU’DA BULUŞTU
ŞAİR VE YAZARLAR SAFRANBOLU’DA BULUŞTU
  2 AY İÇİNDE HİZMETE GİRMESİ PLANLANIYOR
2 AY İÇİNDE HİZMETE GİRMESİ PLANLANIYOR