Advert
Advert
Advert
BİRAZ DÜRÜSTLÜK, BİRAZ CESARET

BİRAZ DÜRÜSTLÜK, BİRAZ CESARET

Bu içerik 943 kez okundu.

    

    Sonunda İstanbul da başkanına kavuştu kavuşacak. Görünen o ki Millet ittifakı ipi göğüsledi. Artık top YSK’da!

    Ama ne gariptir ki, bu memleketin en yukarısına gelenler, salt çoğunluk dedikleri artı bir oyu bile seçim kazanmak için yeterli gördükleri halde nedense İstanbul için 15.000 farkı Belediye başkanlığına yeterli görmüyor. Ya bizde bir akıl tutulması var ya da iktidar muktedirlerinin, İstanbul’u teslim etmemekteki inatlarında bir korkulu durum. Buna belediyenin ihalelerdeki ve mülk satışlarındaki yolsuz işleri de dahil.

     Cumhurbaşkanı, “ İstanbul’a en büyük ihaneti biz yaptık. Koca şehri yaşanamaz hale getirdik.” dememiş miydi?

     Metal Yorgun’u diye görevden alınan belediye başkanının bu seçimler için sesi soluğu hiç çıkmadı nedense!

     Sorumlu bakanlar, seçmen listelerinin oluşumunda yapıldığı söylenen yanlış yazımlara neden o yasal süreçte itiraz etmediler de yumurta tavuktan çıkınca yaygara koparıyorlar?

    Daha seçim sonuçlanmamışken, İstanbul’un dört bir yanını Cumhurbaşkanı ve Bilal’i Yıldırım’ın birlikte fotoğraflarıyla donatanlar, hangi hakla Ekrem İmamoğlu için Anıtkabir’e neden gitti? Neden oradaki deftere yazı yazdı? Diye eleştiri yağmuruna başladılar art arda!

     Sahi ATV Haber kanalının AKP’nin hem arka hem yan hem de ön bahçesi olduğunu bu seçimde daha bir anlamış olduk. Diğer yandaş kanalları solladılar bu anlamda.

     Ankara, belediye başkanına kavuştu. Şimdi sıra İstanbul’da.

     YSK sonucu açıklamakta ne kadar geç kalırsa, ekonomimiz de o kadar olumsuzluklar içine giriyor. Her geçen gün aleyhimize ilerliyor. Artık neredeyse on beş günü geride bırakan seçimler için ah vah etme vakti geçti. Yenilen kişi, efendice yenilgiyi içine atıp, yeneni tebrik edecek!

     Kazanan da bu ülkenin evladı. O da bu memlekete faydalı olabilmek için projeler hazırladı, o projelerine yaşam kazandırabilmek için bir an önce mazbatasına kavuşmak arzusunda…

     Ne var ki, ittifakın AKP kanadı, anlaşılmaz bir telaşla kazananı gayrimeşru sayma peşinde. Her tür hamleye başvuruyor. Her başvurusunda da hakettiği dersi alıyor yargıdan…

     Hak Hukuk Adalet yürüyüşü boşuna değilmiş. Gerçekten de en çok gereksinim duyulan üçlü için yapılan yürüyüşün ne kadar haklı zeminlere dayandığı bu seçimlerde çıktı ortaya…

     Sandıkta kazananın masa başında etkisizleştirilmeye çalışılması bunun en güzel kanıtı değil mi?

     Yargının gücüne, yürütmenin gücüne, yasamanın gücüne sadece bir KHK ile sahip olan, milletten korkuyor doğal olarak. Zillet dedikleri bu millet, öyle bir tokat attı ki onlara, o tokatın acısından henüz grogi durumundan kurtulamadılar…

     İzmir günlerim güzel anılarla bitti. Şimdi bu satırları İstanbul’da oğlumun evinde yazıyorum sabahın erken saatlerinde. Birkaç gün sonra döneceğim Devrek’e. Oradan da ver elini Sinop.

    Artık prefabrik evimizde, eşimin anılarıyla baş başa kalma zamanı. Onun için ağaçlar yetiştireceğim. Her birine yaşanmış güzellikleri aşılayarak.

    Daha aydınlık bir memlekette, milletin egemenliğinin en yukarılara taşınması için her koşulda mücadele edeceğime binlerce söz vererek bu gün de yazımı sonlandırıyorum.

    Zilletlikten onuruyla kurtulmuş bir fert olarak ne yazsam az gelir o dili bozuklara…

DİĞER YAZILAR
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİRX
BAŞKAN BOZKURT: TABURUN GİTMESİNE ULUPINAR KAYITSIZ KALDI
BAŞKAN BOZKURT: TABURUN GİTMESİNE ULUPINAR KAYITSIZ KALDI
BAŞKAN BOZKURT: VATANDAŞIN DERDİ GEÇİM
BAŞKAN BOZKURT: VATANDAŞIN DERDİ GEÇİM