Veli Efendi Hipodromu olurda Ali Efendi Hipodromu olmaz mı?

Olur.

Hem de bal gibi olur.

Veli Efendi Hipodromu olurda at yarıştırılır, Ali Efendi Hipodromunda da laf yarıştırılır.

Âşıkların atışması gibi karşılıklı laf yarıştırılmaz burada.

Aynı takımın amigoları gibi toplanırlar. Kendi taraftarlarını coşturmak, galeyana getirmek için üretim yaparlar.

Laf üretirler. Maçı kazanmak için her şey onlara mubahtır mesela. Onlardan olan herkes Müslümandır, dürüsttür, ahlaklıdır.

Onlar gibi düşünmüyorsanız ya “fetöcüsünüz” ya da vatan haini.

Ali Efendi Hipodromu aynı zamanda troller için laf üretim merkezidir.

Kaldırım kenarında kırıta kırıta oturulur, kıvıra kıvıra konuşulur.

Delikanlıdırlar mesela.

Delikanlı dedikse, klavye delikanlısı.

Âşıklar gibi eline saz değil telefon alırlar.

Her Cuma bakara, makara bir ayet sallıyorum diyen büyükleri gibi başlarlar sallamaya. Burada üretilen ürünler piyasaya servis edilir.

Kurtlu baklanın kör alıcısı olduğu gibi burada üretilen laflarında illaki alıcı olur.

Bozuk bir saatin günde iki defa doğruyu göstermesi gibi arada bir doğruları da olabilir.

Gıybetin, dedikodunun dibine vurulur.

Doğrusu, yalanı muhabbet gırla…

Atı alan Üsküdar’ı geçemezse ‘Limon limon’

Jetski jetski jetski jetski abo abo abo abo

İki buçuk beş yedi buçuk on

Beş on yavrum beş on beş on

Limon limon limon limon ha hay enişteeeeeeeeeeee…