Yıllardır bizi ne güzel uyutuyorlar.

Kişi başı milli gelir 25 bin dolar olacak,

Ekonomimiz şaha kalkacak,

Uzaydaki madenler ekonomiye kazandırılacak,

Petrol zengini oluyoruz,

Gaz zengini oluyoruz diye.

İki dakika düşünün bakalım.

Zengin olduk mu?

Adaletin olmadığı yerde mümkün mü?

Elbette değil.

Bırakın zengin olmayı, sadakaya muhtaç olduk.

Ülkemizin kaynakları olmadığından değil, adil paylaşılmamasından.

Milletvekiline var, emekliye yok.

Zengine  var, garibana yok.

Cengiz'e var, işçiye yok.

Suriyeliye var, Türk'e yok.

Kendilerine var, sana bana yok.

Üstat Necip Fazıl Kısakürek'in dediği gibi

"Bu taksimi kurt yapmaz kuzulara şah olsa"

Destan şiirinde ne diyor Üstat;

...

"Allahın on pulunu bekleye dursun on kul;

Bir kişiye tam dokuz, dokuz kişiye bir pul.

Bu taksimi kurt yapmaz kuzulara şah olsa;"

...

Durum tam da böyle.

30 yıl prim ödeyen emekli 10 bin lira, iki yıl görev yapan milletvekili 100 bin lira.

Biz ekmeğe, suya bile vergi ödeyelim, M. Cengiz'in milyonlarca vergisi silinsin, milyarlarca teşvik verilsin.

Asgari ücret beş çeyrek altın alamazken Suriyeliler sahillerde nargile içsin.

Biz yılda iki kez MTV ödeyelim. Onlar sarayda saltanat sürsün.

İktidarı uyarıp uyandırmak bir oya bakar.

İstiklâl Marşı'nın ilk kelimesini hatırla.

KORKMA

İşimden, aşımdan olurum diye korkma.

Silivri soğuk demelerinden korkma.

Bizi seçmezseniz hizmet gelmez demelerinden korkma.

Allah'tan kork, kuldan korkma.

31 Mart seçimlerinde tepkimizi göstermezsek daha çok maval okurlar.

Bir lokma, bir hırka diye geldiler,

Doymak nedir bilmediler...