Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün yüzyıl önce dile getirdiği “Millet hayatı tehlikeye maruz kalmıyorsa savaş cinayettir” ve “Yurtta barış dünyada barış” sözleri bugün bir kez daha anlam kazanmaktadır.

*

Sözü şuraya getireceğim:

Rusya’nın Ukrayna’ya müdahalesi savaşa dönüştü.

Bir aya yaklaşan bu savaşla, hukuk askı alınıp en büyük insan hakları ihlallerinin yaşandığı zaman dilimine tanıklık ediyoruz.

Bu nedenle barışı sağlamak için adım atmak tüm insanlığın ortak görevidir.

*

Bu süreç elbette iki ülke arasındaki anlaşmazlıklarla sınırlı kalmayacaktır.

Bütün uluslar bu kirli savaşın birer parçasıdır.

Yaşanan gelişmelerin ülkemiz ve bölgemiz için siyasi, iktisadi ve sosyal sonuçları olacağı da öngörülmektedir. Bu bağlamda, gerek dünya uluslarının gerekse ülkemizin menfaatlerinin savaşsız ve çatışmasız bir ortamın sağlanmasıyla temin edilebileceği açıktır.

*

Bu doğrultuda, savaşa karşı tüm dünyada barışın yanında olmak zorundayız.

Çünkü savaşın kazananı yoktur, kaybedeni insanlıktır!

*

Türkiye, güvenliği açısından Montrö'ye sadık kalmalıdır.

Çünkü, ülkemiz açısından son derece stratejik ve sorunlu bir süreci yaşıyoruz.

Ülkemizin güvenliği açısından Montrö Boğazlar Sözleşmesi çok önemlidir. Birilerinin telkiniyle de Montrö Anlaşması farklı uygulanmamalıdır. Atılacak her yanlış adımın faturası ağır olur.

*

Dün:

-Montrö'yü hiç kafaya takmayın. Montrö sadece Boğaz'ı bağlar. Kanal İstanbul, Montrö kapsamında değildir, diyenler de bugün Montrö’ye sarıldılar…

Ne mutlu!...