Ah, İsmet hocam!... Ah, Gökhan hocam… Sıbyan mekteplerinin ülkeyi mantar gibi sardığı bir dönemde siz kalkıp; “Okul öncesi eğitim zorunlu olsun” demenin ödülünü yaşıyorsunuz…
Bu ödül aslında hepimizin!...
Çocuklarımızın, cumhuriyetimizin, aydınlık bir Türkiye’nin…
*
Siz haklı çıkmıştınız.
Sesinizi duymuştu Ankara.
Duymuştu ki, Milli Eğitim Bakanı Yılmaz çıkıp 3 Kasım 2016 tarihli konuşmasında:
-Okul öncesi eğitimi zorunlu eğitim kapsamına alacağız., demişti.
Ödülün varsın bu olsun, büyük eğitimci!...
Yanınızdayız…
*
İsmet hoca senin kabahatin daha bu kadar değil…
Çokkkk!...
-İnsanı insan yapan değerlere inanıp, hiçbir beklentiye girmeden fedakârlık yaparak çocuklara, yaşadığın kente, çevrene ve tanıdığın tanımadığın tüm insanlara faydalı işler yapmaktan, Çaycuma’nın sorunları karşısında hiçbir zaman üç maymunu oynamakta senin kabahatin…
Ah İsmet hoca…
Ne diye karşı çıkarsın Çaycuma’nın Milli Eğitim Müdürlüğünün yılbaşı yasağına?
Varsın zorla çağırsındı Milli Eğitim Müdürü, okul müdürlerini camiye…
*
Çok değil be İsmet hoca!…
Eğitim Bir Sen’li olacaktın…
-Kız ve erkek öğrenciler için ayrı sınıf ayrı okul isteyecektin…
-İktidarın her gün pabucunu yalayacaktın…
Sorun kalmayacaktı!…
*
Şaka bir tarafa…
Bu baskı, bu zulmün de bir sonu vardır.
Ne diyordu Rıfat baba:
-Her saltanatın bir sonu var oğlum,
Buna musalla taşları şahit!
*
Sabahattin Ali’nin de şu sözlerini hatırlatmak isterim:
-Namuslu olmak, ne zor şeymiş meğer? Bir gün Almanların pabucunu yalayan, ertesi gün İngilizlere takla atan, daha ertesi gün de Amerika’ya kavuk sallayan soysuzlar gibi olmak istemedik. Yalnız ve yalnız bir tek milletin önünde secdeye vardık. O da kendi cefakeş milletimizdir.
*
Yılmadıksa dişe diş savaşmaktan her çağda, yorulmadıksa pıtrak pıtrak kök verip çoğaltmaktan sevgiyi… Götürüldüysen özgürlüğü yüzüstü koyup, kötü mü ettik size karşı çıktıksa…
Bilmeyen ne bilsin bizi / Bilenlere selam olsun!
Selam İsmet dost…
Selam Gökhan dost…
VEFA İSTASYONU/EMEK EDEBİYAT BULUŞMASI”NIN BU AYKİ KONUĞU: MEHMET YAŞAR BİLEN
Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS)’nın katkılarıyla Konak Belediyesi tarafından düzenlenecek olan, “Vefa İstasyonu/Emek Edebiyat Buluşması” etkinliği, Türk edebiyatının önemli eleştirmen-yazarlarından Mehmet Yaşar Bilen için gerçekleşiyor.
22 Şubat 2017 Çarşamba günü saat:18.00’de, Konak Belediyesi Türkan Saylan Kültür Merkezi Benal Nevzat Salonu’nda yapılacak etkinlikte, Mehmet Yaşar Bilen’i, şair ve yazarlar; Ahmet Özer, Asım Öztürk ve İbrahim Oluklu anlatacak. “Bilen’in Edebiyat Yolculuğu” adını taşıyan bu paneli Ferzan Sarpkaya yönetecek. Etkinlikte ayrıca şairler; Seval Arslan ile Selami Şimşek de şiir seslendirmesi, Ferhat işlek M. Osman Akbaşak ve Ruşen Yazıcı da öykü-video gösterisi sunumu yapacak.
Mehmet Yaşar Bilen kimdir?
1945 yılında Niğde' de doğdu. Ortaöğrenimini Niğde Erkek Sanat Enstitüsü ve İlköğretmen okulunda, yüksek öğrenimini Diyarbakır Eğitim Enstitüsü Türk Dili ve Edebiyatı bölümünde tamamladı. Ergani, Zonguldak, Devrek, İzmir Bornova, liselerinde öğretmenlik yaptı.
İlk şiir ve denemeleri Ilgaz, Yeleken, Forum ve İmece dergilerinde yayımlandı. Varlık, dergisinin açtığı eleştiri yarışmasında ödül aldıktan sonra tümüyle eleştiriye yöneldi. Nesin Vakfı yıllığında dergiler bölümünü yazdı. Yansıma, Güney, Dönemeç, Sanat ve Toplum, Hâkimiyet, Sanat, Türkiye Yazıları, Yaba, Yazko Edebiyat dergilerinde çıkan bu tür çalışmalarında toplumca gerçekçi akıma bağlı göründü. Özellikle kişilikleri 70’li yıllarda beliren şairler, öykücüler üzerindeki değerlendirme yazıları ile bu kuşağın gelişmesinde payı oldu.
Eserleri: Yazdıkça (Deneme-Eleştiri, 1980. Akademi Kitapevi Başarı Ödülü 1981), 70 Kuşağı Şiirimizi Tartışıyor (Soruşturma-İnceleme-Değerlendirme 1985 ), Edebiyatın İzinde (Eleştiri 1986, 2. Baskı Prospero Yayınları, 1995), Sonra Yazı Vardı (Deneme-Eleştiri 1993), Yardımcı Türkçe Ders Kitapları (Orta 1.2.3), Açıklamalı Deyimler Sözlüğü (1996), Konuşma ve Yazma Sanatı (1997), Eleştirmen Mehmet Yaşar Bilen'e Mektuplar-1 (2014).
