Özge sözcüğü TDK sözlüğünde, “başka, başkalık” anlamında ele alınır.
Türkiye Türkçesinde “diğer, başka” anlamlarda da kullanılan Özge sözcüğü, Sözcük Tarama Sözlüğü’nde“başka, gayri” ve DerlemeSözlüğü’nde de, “iyi güzel, iki dağ arasındaki dereciklerin birleştiği yer, dereninbaşlangıcı ve şakacı, cana yakın, sıcakkanlı, yürekli, gözü pek” anlamında kullanılmıştır.
Türk dilinin tarihi dönemlerinde ise özge, incelenen sözlüklerde ilk olarak
Karahanlı Türkçesinde “başka” anlamıyla kullanılmış ve Eski Anadolu Türkçesi
Sözlüğü’nde ise “gayri, başka, diğer, yabancı”anlamlarına geldiği belirtilmiştir.
Dolayısıyla bu sözcüğün ortaya çıkışı Eski Anadolu Türkçesiyle orantılıdır.
16. yüzyılda yaşayan büyük halk şairi Pir Sultan Abdal şu dörtlüğünde “özge” sözcüğünü ne güzel de kullanır:
“Pir Sultan Abdal'ım gamzeler oktur
Hezeran sinemde yaralar çoktur
Benim senden özge sevdiğim yoktur
İnanmazsan ol Allah'a sal beni”
Yine 17. yüzyılda yaşayan büyük halk ozanı, dilimizin çağlayanı Karacaoğlan da bu sözcüğü;
“Güzel sever diye isnat ederler
Benim Hak'tan özge sevdiğim mi var?” şeklinde ifade etmiştir.
Isparta yöresine ait,“Ayva dibi serin olur yatmaya” adlı türküde de “özge” sözcüğü;
“Ayva çiçek açsa gülü istemem
Senden özge gayrı dili istemem
Yazma sana yeter tülü istemem
Diyemem diyemem dillerin yeter
Yastık istemem kolların yeter” şeklindeyer alır.
“Özge” sözcüğü Kars yöresinin, “Tez gel oğlan tez gel eylenmiyesin”adını taşıyan türküsünde de şöyle geçer:
“Kar yağar kardan özge
Yarim beyazdan özge
Meğer ki ben deliyem
Yar sevem yardan özge”
Şair Vecdi Bingöl “Leyla Bir Özge Candır” şiirinde bu sözcüğe “can” sözcüğünü de ekleyerek “İyi, güzel, cana yakın ve hayat dolu”anlamlamlarıyla genişletmiştir. O şiir şöyledir:
“Leyla bir özge candır, kara gözlü ceylandır
Doyulmaz hüsn-ü andır kanılmaz bir içim su
Leylâ, Leylâ ah Leylâ”
*
Evet, can öğretmenim Mehmet Yaşar Bilen sende bir “özgecan”sın benim için…
Geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum can öğretmenim.