Sahadakilere bakar mısınız?

Bunlar, dilini kıra kıra o sokak benim, bu esnaf benim, şu cadde benim mantığıyla gezerek dedikodu ve yalan üreten zavallılardan başka birşey değil.

Bunlar hesap da bilmiyorlar!

Yasaları nereden bilsinler ki.

Dedikodu ve yalanlarıyla halkı kandıracaklarını sanıyorlar ama nafile!

*

Bu yalan, bu alçaklık, bu Devrek’i ve Devrek Belediyesi’ni karalamak, halkın gözünde küçük düşürmek -sözüm ona babalarından- yadigar!

*

Bakın!

Bilge, Molla Lütfi, Sarı Lütfi diğer adıyla Tokatlı Lütfi ne diyor:

- Hendese bilmeyen kadının yargısı salih olmaz!

(Matematik bilmeyen yargıcın verdiği karar geçerli olmaz)

Bunların hesapları da öyle!

*

Bunlar istiyorlardı ki meclis toplantısında kavga olsun, kargaşa olsun bizde bundan faydalanalım, yaygara koparalım.

Olmadı, Başkan Bozkurt toplantıyı gayet başarılı bir şekilde yönetti.

Ve tamamıyle açıklayıcı bilgilerle, bu iki yüzsüzün (!) umutlarını boşa çıkardı.

Çünkü onların ortaya attığı yalanlarla gerçekler farklıydı.

*

Toplantı gayet başarılıydı, meclis üyelerinin de akıldan yana tavır almaları da olumlanan bir tutum oldu.

Bu bir anlamda Başkan Bozkurt’un veremeyeceği hesabının da olmadığının kanıtıydı. Eee… O zaman bu iki çapsıza da görev düşüyor.

Başlarını öne eğip utanmaları…

Utanacak yüz var mı bunlarda?

Ne gezer!

-Yüzsüz!...