Reklamı Geç
Advert
Advert
Advert
Advert
 EŞİT VE ÖZGÜR YAŞAMAK İSTİYORUZ!
Faik MEKİK

EŞİT VE ÖZGÜR YAŞAMAK İSTİYORUZ!

Bu içerik 4458 kez okundu.

 

    Eşit ve özgür yaşamak isteyen kadınlar ‘’25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele ve Uluslararası Dayanışma Günü’’nde Dünyanın dört bir yanında; erkek şiddetine, eşitsizliğe, yoksulluğa, güvencesizliğe, haklarının ellerinden alınmasına hep birlikte bir arada sokak ve meydanlarda buluştular. Hep bir ağızdan haykırdılar. ‘’Eşit ve Özgür Yaşamak İstiyoruz’’ Hiçbir zaman mücadeleden vazgeçmediklerini gösterdiler.

KADINLAR HER YERDE, KADINLAR EN ÖNDE…

   Devrekli kadınlar, Kent Konseyi Kadın Meclisinin öncülüğünde  "Erkek şiddetinin bahanesi çok; susmaya,  haklarımızdan vazgeçmeye niyetimiz yok" parolasıyla hareket eden kadınlar  yürüyüş sonrası Cumhuriyet Alanı’nda basın açıklaması yaptılar.

1276 günde kadınlara yapılan eziyetler, tecavüzler, şiddet ve cinayetlerin genel tablosu şöyle:

AYNASI İŞTİR KİŞİNİN LAFA BAKILMAZ

CİNSİYET EŞİTLİĞİNDE TÜRKİYE’NİN DURUMUNU GÖSTEREN ACI TABLO

Türkiye, bu yılki cinsiyet eşitliği sıralamasında 149 ülke arasında 130. sırada yer aldı.

Detaylara inildiğinde Türkiye’nin farklı kategorilerdeki sıralaması ise aşağıdaki gibi şekillendi:

  • Kadınların ekonomiye ve işgücüne katılımı: 131.
  • Eğitim: 106.
  • Sağlık: 67.
  • Siyasi hayatta temsil: 113.

   Küresel Cinsiyet Eşitsizliği Raporunun ilk yayınladığı 2006 yılında 105. olan Türkiye, böylece 12 yılda 25 sıra geriledi.

   Cinsiyet eşitliği listesi hazırlanırken, kadınların ekonomiye katılımı, fırsat eşitliği, eğitim imkanları, sağlık ve kadının siyasi güçlendirilmesi gibi kriterlere bakıldı.

   Atatürk, kadınlarla ilgili "Türk kadını sen omuzalar üstünde göklere yükselmeye layıksın" ifadelerini de kullanmıştı.

KADIN HAKLARINA ADIM ADIM

    Atatürk'ün bu görüşleri doğrultusunda, 17 Şubat 1926 yılında, Türk Medeni Kanunu’nun kabulünü sağlayarak ileri düzeyde medeni haklar tanındı.

* Tek kadınla evlenme ilkesi geldi ve evlenebilmek için yaş sınırını koyuldu.

* Evlenecek olan kadın asla zorla evlendirilmeyecek, evlenmeye ait rızasını bizzat memura söyleyecek.

* Velayet hakkı kadına da tanındı.

* Kadın ve erkek aynı oranda miras hakkına sahip olabildi.

* Erkeğin kadını istediği zaman boşama hakkı kaldırılıp yerine erkek ve kadın eşit şekilde ancak dava açarak belli sebeplerle boşanabilecekleri bir madde eklendi.

* Kadın, mahkemede tanıklık edebilir.

* Eğitim hakkı bile olmayan kadınlara bu hak sağlanarak seçme ve seçilme hakkı da sağlandı.

TÜRKİYE’DE KADIN CİNAYETLERİ VE ÇOCUK İSTİSMARI RAPORU’NDA YER ALAN BAZI KONU BAŞLIKLARI ŞU ŞEKİLDEDİR:

-2016 yılının ilk altı ayında 152 olan kadın cinayeti sayısı, ikinci yarıda yüzde 14’lük bir artışla 177’ye yükselmiş ve toplamda 329 olmuştur. Yine aynı yıl 350 kadın şiddete, 110 kadında tecavüze uğramıştır.

-2017 yılının ilk altı ayında 206 olan kadın cinayetleri sayısı, ikinci yarıda 203’e düşmüş olması toplamda 409 sayısını değiştirmediği gibi 2017 yılına göre de yüzde 21.7’lik bir atış göstermiştir. Aynı yıl 320 kadın şiddete, 154 kadın da tecavüze uğramıştır.

-2018 yılının ilk altı ayında 206 olan kadın cinayetleri sayısı, ikinci yarıda yüzde 13’lük bir artışla 233’e çıkmış ve toplamda 439 olmuştur. Aynı yıl 296 kadın şiddete, 140 kadın da tecavüze uğramıştır.

-2019 yılının ilk altı ayında 214 kadın erkekler tarafından öldürüldü. Bir önceki yıla göre artış yüze 4 civarındadır. Yine yılın ilk yarısında 99 kadın cinsel saldırıya uğramış, 99 çocuk istismar edilmiştir.

-Geneli üzerine baktığımızda 1 Ocak 2016 ile 30 Haziran 2019 tarihleri arasında yani 42 aylık sürede en az 1391 kadın erkekler tarafından öldürülmüştür. En az 982 kadın tecavüze uğramış, en az 896 kadın cinsel şiddet görmüştür. 2019 yılının ilk altı ayında en az 28 çocuk istismar edilmiştir.

- 2003 yılında erkekler tarafından öldürülen kadın sayısı 83 iken 2016 yılında bu sayı 329, 2017 yılında 320 ve 2018 yılında da 439’du. 2019 yılının ilk altı ayı ile 2016 yılının ilk altı ayı kıyaslandığında ise maalesef artış korkunç bir şekilde yüzde 40.7’dir. Tüm bu verileri dikkate aldığımızda 16 yıldaki dehşet verici artış, neredeyse yüzde 430 civarında olmuştur.

- Son 6 yılda 142 bin 298 kız çocuk doğum yapmıştır. 7-18 yaş grubundan çocukların %51’inin son bir yıl içinde duygusal şiddete, % 43’ünün fiziksel şiddete, % 23’ünün ihmale ve % 3’ünün de bir biçimde cinsel istismara maruz kaldı (CHP Hatay Milletvekili Suzan Şahin).

-2006-2019 yılları arasında çocuklara yönelik cinsel istismar suçları 10 kat arttı. Çocuklara yönelik cinsel istismar suçundan 2006 yılında 2 bin 337 karar verilirken, bu rakam günümüzde 21 bin 518’i geçti.

    Küresel Toplumsal Cinsiyet Uçurumu 2018 Raporuna göre Türkiye, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Endeksinde 149 ülke arasında 130’ncu sırada (Türkiye’nin geride bıraktığı ülkeler sırasıyla şöyle: Fildişi Sahili, Bahreyn, Nijerya, Togo, Mısır, Moritanya, Fas, Ürdün, Umman Sultanlığı, Lübnan, Suudi Arabistan, İran, Mali, Kongo Demokratik Cumhuriyeti, Çad, Suriye, Irak, Pakistan, Yemen).

    Aynı endeks verilerine göre 2017 yılında Türkiye, 144 ülke arasında 131’nci sıradaymış. Raporun bu detayına baktığımızda AKP ile birlikte geri gidiş devam etti.

Kadınlar için cinsiyet ayrımcılığının en az olduğu 10 ülke ise şu şekilde sıralanmış: 1. İzlanda, 2. Norveç, 3. İsveç, 4. Finlandiya, 5. Nikaragua, 6. Ruanda, 7. Yeni Zelanda, 8. Filipinler, 9. İrlanda ve 10. Namibya.

Küresel Toplumsal Cinsiyet Uçurumu 2018 Raporuna göreTürkiye144 ülke arasında;

- Kadınların iş gücüne katılımında 131’inci sırada.

-Kadınların siyasal hayata katılımda 113’ncü sırada.

-Kadınların eğitim eşitliğinde 106’ncı sırada.

-Kadınların sağlık imkânlarına ulaşımında 67’inci sırada.

-AKP döneminde kadınlar çalışma hayatının dışına itildi. Çalışan 1 milyondan fazla kadın ya işsiz kaldı ya da eş baskısı nedeniyle evine kapandı.

-3 milyona yakın kadın okuma yazma bilmiyor. Okuyanların iş bulması zor. İş bulsalar da yönetici olabilmeleri çok daha zor. Kamuda çalışanların sadece yüzde 34’ü kadın.

-Her evlenmiş 10 kadından neredeyse 4’ü eşi veya birlikte olduğu erkeklerin şiddetine maruz kalıyorlar.

-Türkiye genelinde kadınların yüzde 36’sı fiziksel, yüzde 12’si cinsel şiddete maruz kalıyor. Her ikisine birden maruz kalanların oranı ise yüzde 38 dolaylarındadır.

-Kadınların yüzde 26’sına yakın bir kısmı 18 yaşından önce evlendiriliyor. En çok cinsel şiddete maruz kalanlar yüzde 20’den fazla bir oranla erken yaşta evlendirilen kadınlar.

"sünnetsiz kadın kötü yola düşebilir" 

Türkçe meali: SÜNNETSİZ KADIN FAHİŞE OLUR

   Nakşibendi tarikatının kolu olan İskenderpaşa cemaatinin öne çıkmış isimlerinden İlahiyatçı Prof. Dr. Cevat Akşit, bu kez de kadınlara yönelik açıklamalarıyla olay oldu.

    İslam'a göre kadınlarında sünnet olması gerektiğini iddia eden ve bunu hadislere dayandıran Akşit, şu skandal sözleri dillendirdi: " Kadınlarda sünnet olur. Ama hocam biz Türkiye'de görmedik Türkiye'de bu tür bir sünnet olmuyor diyorlar. Biz tabii hadisten bahsediyoruz ve bazı şeyleri çok açık anlatamıyoruz. Medine'de sünnetçi kadın varmış. Ümmü Atiyye. Cariyeleri, kadınları sünnet edermiş Medine'de.  Kadınların bazıları biliyorsunuz ne yaparsanız yapın erkekleri baştan çıkarıyorlar. Her toplulukta var bunlar. Sizler onlara fahişe diyorsunuz. Sanat ediniyor bunu. Sonrada ağlıyor o kadınlar karşılaştığınızda. İstemiyorum ama mecburum vs diyor. Bunun nedenlerinden biri ne olabilir işte bu olabilir. Bize öyle söylenenler var ki ama tabii bunlar bizimle mezara gidecek tıpkı doktor hasta ilişkisinde olduğu gibi. Öyle yaşadıklarımız var ki bu hadisleri doğruluyor. Bir de bazı kadınlar namuslu ama duramıyor. Erkekler çok uyanık olmalı, karısına çok dikkat etmeli. Bu bazen kadının yaradılışdan olabiliyor bazen kadının üreme organından oluyor. İşte o fazla kısmı kestiriyor ki Peygamberimiz kadınlar kötü yola düşmesin diye. Hatta sünnetçiye sünnet ette tam keseceğin yerin dibinden kesme. Kocasını da düşün diyor."

    Bir Afrika geleneğinden Orta Doğu ve Asya'ya sıçrayan bu uygulama neden hala devam ediyor? Bu çağ dışı işkence yönteminin Türkiye temsilciliğine kimin soyunduğu ortada…

YARINLAR BİZİM

Özgürlük ve barış
Tüm insanları özlemi olacak yarınlarda
Anam bacım kardeşim
Eşim dostum yandaşım
Daha daha mutluyuz yarınlarda

Ağlamak yok gülmek var
Düşmanlık yok dostluk var
Yarınlarda seni sevmek var
Yarınlarda mutlu günler var
Yarınlar benim yarınlar senin
Yarınlar onun yarınlar bizim

Mutluluk şarkısı tüm insanların
Gönlüne dolacak yarınlarda
Canım gülüm sevgilim
Balım dalım birtanem
Daha daha mutluyuz yarınlarda

 

EŞİT VE ÖZGÜR YAŞAMAK İSTİYORUZ.

DİĞER YAZILAR
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİRX
MÜZİNE, DEVREK PAZARINA İNDİ
MÜZİNE, DEVREK PAZARINA İNDİ
RÜŞTÜ ONUR’U ÖZLEMLE ANIYORUZ
RÜŞTÜ ONUR’U ÖZLEMLE ANIYORUZ