İnsanların ötekileştirilmediği, ayrıştırılmadığı, senden-benden, bizden-sizden denilmediği, etnik kökenine bakılmadığı ramazan sofralarını özler olduk.
Ramazan'ın Vazgeçilmez Geleneği: Mahya Yazısı
Sofranız afiyetli, paranız bereketli
Kararlarınız isabetli, yuvanız muhabbetli
Kalbiniz merhametli, bedeniniz sağlıklı
Yüzünüz mutlu, gününüz kutlu
On bir ayın sultanı Ramazan ayına kavuşmuş bulunmaktayız. İslamiyet’te oruç tutma, iyilik ve güzellik ayıdır. Oruç sabrın yarısıdır.Ramazan ayını değerli kılan nedenlerden birisi Kuran-ı Kerim’in bu ayda indirilmiş olmasıdır.Ramazan boyunca cami ve evlerde mukabele okunması, hatimler yapılması gelenek haline gelmiştir.Ayrıca bin aydan daha hayırlı olan ‘’Kadir Gecesi’’ bu ay içerisindedir. Ramazan ayında fitre verilmesi dayanışmanın ve yardımlaşmanın önemini hatırlatır.
Kuran’daki Müslüman Nasıl Bir İnsandır? Doğru, güzel söyleyen, güvenilen insandır.
DOĞRULUK; Kuran’daki Müslüman, doğru ve güzel söz söyleyen, kendisine güvenilen ve davranışı ile örnek olandır. ALLAH doğru sözlülere doğruluklarının karşılığını verecek. İkiyüzlülere de dilerse azap edecek.
İslam-ı Kuran-i ve Muhammed-i ölçülerde yaşamalıyız.
Emevi şahsiyetsizliğinin ürettiği ölçülerde yaşamamalıyız.
EGEMENLERİN İSLAM’I DEĞİL, EZİLENLERİN İSLAM’I
Kur’an-ın 30 suresi boyunca hiçbir putun ismi sayılmaz. Kur’an putları yaratan sosyal sisteme karşı koymuştur.Henüz ilk surelerinde sert biçimde mülkiyeti eleştirir. Maun Suresinde ‘’Onların namazı lanetlidir’’. Ezilenlere önderlik vaat eder. (Kasas Suresi) Mal çoğaltma işini lanetler (Tekasür Suresi) İhtiyaçtan fazla malın dağıtılmasını emreder. ‘’Bakara Suresi 229. Ayet’’ Sınıfları lanetler ve eşitliği emreder.’’Nahl Suresi 71. Ayet’’ Sana neyi dağıtacaklarını sorarlar. Deki; kazancınızdan ihtiyacınızı karşılayan kısmından artanın tamamını ( Bakara Suresi 219. Ayet )
Ve sana neyi infak (pay) edeceklerini de soruyorlar. De ki: "Helal kazancınızın size ve bakmakla yükümlü olduklarınıza yeterli olanından artanını verin." İşte Allah, ayetleri size böyle açıklar ki, derin derin düşünebilesiniz.’’
Hazret-i Ömer, Şam’a giderken deveye binme sırası kölesine geldiğinde, şehrin kapısına varmış olmalarına rağmen deveye ısrarla kölesini bindirmiş ve kendisi yaya, kölesi ise devenin üzerinde olduğu hâlde Şam’a girmişti. İşte bu da, kâbına varılmaz bir infaktır.( paylaşmaktır)
Dağlara buğdayları serpin; Müslüman bir ülkede ‘’ kuşlar aç kaldı ‘’ demesinler.
Hz. Ömer’in bu sözünden gözümüzün yaşarmaması mümkün mü?
Günümüz abdestli kapitalisti S. Arabistan ve BAE ülkelerine bir tane Müslüman mülteciyi almadıkları gibi ABD Başkanı Trump’ın kızının vakfına 100 milyon dolar bağış yaptı. S.Arabistan Kralı Selman ABD ile 280 milyar dolarlık antlaşma yapıp, 110 milyar dolarlık silah satın aldı. Hele hele çoğu Müslümanın açlıktan öldüğü bir dünyada!... Bu şerefsizleri Allah ıslah etsin, demeye bile dilim varmıyor.
Halife Ömer’in kimler tarafından neden öldürüldüğü şimdi daha iyi anlaşılıyor.
Gelelim Günümüze,
Açlıktan ve şişmanlıktan insanların öldüğü garip ve adaletsiz bir dünyada yaşıyoruz. Hem de tüm ekonomik ve teknolojik gelişmeye rağmen. 2010 yılına ait araştırmada 3 milyonu aşkın kişi şişmanlığın yol açtığı hastalıklardan öldü. Aynı yıl açlıktan ölenler ise 1 milyonun üzerindeydi. Yarabbim ne tuhaf bir olay! Fazla yedikleri için ölenler açlıktan ölenlerin 3 katı idi. Şişmanlıktan kaynaklanan hastalıklardan ölenlerin bir kısmı yiyeceklerini paylaşabilselerdi, her iki taraftan da kimse ölmeyecekti.
En üzücü yanı ise tüm bunlara sebep olan vahşi kapitalizmin değirmenine su taşıyan Müslümanlar!...
Hem Allah’a, hem paraya tapılmaz. Bir kişinin iki Rabbi olmaz.! İhtiyaç fazlası malını paylaşmayanlar, dini imanı para olanlardır.
Kısacası ne herkesten daha fakir, ne herkesten daha zengin bir yaşam olmalı tıpkı Kureyş halkı gibi…Günümüz abdestli kapitalistleri Kur’an-ı mızrak ucunda taşıyıp, yat, kat ve mülk sayısını artırmakla meşguller.
İslam dininde ‘’havaic-i asliye’’ denilen aslı ihtiyaçlar dışında mal edinme ‘’haramdır’’
“HAKSIZLIĞIN KARŞISINDA SUSAN DİLSİZ ŞEYTANDIR.” HZ. MUHAMMED
DİN PARA İLE ANLATILMAZ, ZATEN HER MÜSLÜMANIN GÖREVİDİR
Geçen yıllarda televizyon kanallarında dini parayla anlatan hocaların aldığı paralar dudak uçuklatmıştı. 2021’de program başına aldıkları parayı sır gibi saklıyorlar. Yine duyduğumuza göre bazı hocalar para ödenmeden arabasından bile inmiyor, para tıkır tıkır sayılınca programa başlıyormuş.
Dini tebliğ etmek her Müslümanın görevi değil mi?
İnsan, Kur’an-ı Kerim ahlakını nasıl para ile anlatır?
Peki Kuran’da ne diyor, “sizden ücret istemeyenlere uyun” demiyor mu? Peygamberimiz dinimizi tebliğ ederken ücret talep etti mi? Peygamberimiz tüm ömrü boyunca hiç durmaksızın tebliğ yaptı. Peygamberimiz bu ihlası karşılığında değil ücret almak, en ufak bir menfaati bile kabul etmemiştir. Çünkü bu ayetlerle yasaklanmıştır. Peygamberimiz tebliğ yapılırken ücret alınmayacağını ayetlerle bildirmiştir. Ayrıca sadece peygamberimiz değil diğer peygamberler de elçiler de dini anlatırken en ufak bir ücret talep etmemiştir:
İşte Allah'ın hidayet verdikleri bunlardır; öyleyse sen de onların bu hidayetlerine uy. De ki: "Ben bunun için sizden bir ücret istemiyorum. O (Kuran), âlemlere bir 'öğüt ve hatırlatmadan' başkası değildir." (Enam Suresi, 90)
De ki: "Ben sizden bir ücret istemişsem, artık o sizin olsun. Benim ecrim (ücretim), yalnızca Allah'a aittir. O, herşeyeşahid olandır." (Sebe Suresi, 47)
’’Bir kez gönül kırdın ise
Bu kıldığın namaz değil
Er ola, alçaktan baka
Yücelerden bakan göz değil ’’
Demiş; Yunus Emre
“İnsanlara Allah’ın soracağı soruları sormayacaksınız. Kulun kula soracağı soruları sorun. Aç mısın, susuz musun, geçinebiliyor musun, evin var mı, hasta mısın, sağlıklı mısın, evinde hasta var mı?” Bu aile hekimliğinde, her sokağa ayda bir doktor giriyor. Tabi o kadar büyük değil İstanbul o zaman. Mesela kapıyı çalacaksınız, çıkana “Hangi dindensin?” demeyeceksin. Sana ne, onu ancak Allah sorar. Kılığın kıyafetin, sana ne? Nasıl giyiniyorsun? Başın örtülü mü açık mı? Seni ilgilendirmez. Senin soracağın soru; “Evinizde hasta var mı?” varsa imkanı orada tedavi edeceksiniz.
Küresel güç olabilmenin temelinde bu anlayışın yattığını belirtiyor. Yavuz Bahadıroğlu’nun makalesinde…
İnsanlara: ” Dinin nedir ? Namaz kılıyor musun? Oruç tutuyor musun? ”gibi Allah’ın soracağı soruları sormayın! İnsanlara: ” Aç mısınız ? Bir şeye ihtiyacınız var mıdır? Bir sorunun var mı? Gibi kulun kula soracağını sorun.
– Fatih Sultan Mehmet HAN
Dünyada İslam alemi, 2018 yılının ramazanını karşılıyor. İslam dünyası kan gölü içerisinde, işgal altında, diktatörlükler iş başında, açlık, yoksulluk, ırkçılık, cehalet, ihtilaf ve sanırsınız ki dünyanın bütün sorunları bu coğrafya da…
Ramazan ayı bile aklımızı başımıza getireceğe benzemiyor. Ramazan bize açları, yoksulları hatırlatır. Bu durumu görüp kendimize çeki-düzen vermemiz gereken bir aydır. Bu mesaj doğru alınmış olsa; tüm İslam ülkelerinde ramazandan sonra, bu açlığın ve yoksulluğun ortadan kalmış olması gerekir. Eğer kalkmıyorsa, ramazanın bütün yönleri ile açları, yoksulları bize hatırlatmamış demektir. Dolayısıyla ramazan ayının verdiği mesaj anlaşılamamış oluyor. Ramazan’ın ortadan kaldırılmasını istediği ne kadar şey varsa, hepsi İslam dünyasında mevcudiyetini maalesef barındırıyor.
“ÇİVİSİZ CAMİ” yıllara meydan okuyor
Kastamonu‘da çivi kullanılmadan 1366’da inşa edilen ve 7 sene önce UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne giren Mahmut Bey Camisi, 655 yıldır zamana meydan okuyor.
Merkeze bağlı Kasaba köyünde Candaroğlu beylerinden Adil Bey’in oğlu Emir Mahmut Bey tarafından yaptırılan ahşap eser, yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor.
Bindirme tekniğiyle, çivi kullanılmadan yapıldığı için “çivisiz cami” olarak bilinen Mahmut Bey Camisi’nde yangın riski nedeniyle elektrik tesisatı bulunmuyor.
Dıştan taş bir yapı görünüme sahip olmasına karşın iç süslemeleri ve çivisiz yapılması dolayısıyla tarihi yapı, görenleri kendisine hayran bırakıyor.
Kaynak: (Bilal Kahyaoğlu – Anadolu Ajansı)
’’ Bir kimseyle münasebete girmek için, kendisinin ibadetine bakmayın! Sikke ve dinarla (para) olan münasebetine bakın...’’
.............................. Allah Elçisi, Hz. Muhammed
RAMAZANINIZ HAYIRLI OLSUN