Reklamı Geç
Advert
Advert
Advert
Advert
DEVREK, OLASI ÇEVRE FELAKETLERİYLE KARŞI KARŞIYA
Faik MEKİK

DEVREK, OLASI ÇEVRE FELAKETLERİYLE KARŞI KARŞIYA

Bu içerik 8365 kez okundu.

 Kurulacak HES’lerle,

 Devrek Çayı’ndaki kimyasal atıklarla,

 Ölümün adı siyanürle,

anılmak istemiyoruz.

CEHENNEMİN KAPISINI DEVREK’TE

ARALAMALIRINA İZİN VERMEYELİM

  • Bolu’dan gelen kimyasal atıklar Köprübaşı Barajı’ndan Devrek Çayı’na karışıyor.
  • Devrek Çayı’ndaki kimyasal atıklar yüzünden çevre felaketi ile karşı karşıya kalan DEVREK
  • Alınan su numunelerinin tahlil sonuçlarını paylaşmayan Zonguldak Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü
  • Halk sağlığı için tehdit oluşturan zehirli atıklara karşın alınması gereken önlem ve tedbirler neden açıklanmıyor.
  • Çevre felaketleri yüzünden, yaşam kalitemiz her geçen gün düşecek.
  • Okyanus Enerji Üretim İnş. A. Ş. tarafından Devrek Çayı üzerinde yapılacak HES’ler (3 tane) Devrek’in ekosistemine geri dönülemez zararlar verecek.

 

Devrek, Alaplı ve Akçakoca’da  IV. Grup madenler aranacak. 

 (Demir, Bakır, Altın, Manganez… vb. madenler)Devrek ve Alaplı’da MAVERA MADENCİLİK AŞ. Altın madeni arayacak. Siyanür ile altın madenciliği insan ve doğaya verdiği zararlar nedeni ile dünyanın birçok yerinde yasak ama ülkemizde yasal…Tarım, hayvancılık,ormancılık başta olmak üzere insan ve çevre sağlığı üzerinde tahribatı kesin olan bu talanı durdurmak için bölge halkı olarak duyarlı olmalıyız.

 Oh ne ala, ne ala; altın çıkacak zengin mi olacağız?

 Kazın ayağı öyle değil.

 Altını şirket alacak, halka enkaz kalacak.

İliç’te 2008’den beri siyanürle altın işleyen Anagold firması 85 ton çıkardı. Şirket, alacağını aldıktan sonra ise yarattığı büyük doğa enkazını halka bırakıp gidecek. Şubat 2024’de altın madeni sahasında meydana gelen göçükte 9 maden işçisi toprak altında kaldı. İliç’te toprak altında kalan işçinin son sözü ’’oğluma iyi bak’’ oldu.

TÜRKİYE’YE YÜZDE 1’i KALACAK

Çıkarılan altının ne kadarı Türkiye’ye kalacak peki?

Kanunen yüzde 5 ila 18 arasında bir miktar devlet hakkı olarak alınmalı… Ancak vergi indirimleriyle, teşviklerle bu oran yüzde 1’e düşüyor. Ancak bu önemli değil. Devlet hakkı yüzde 80 olsa ne olacak? Yaratılan pisliği temizlemek için çok daha büyük bedeller ödeniyor. İliç’in doğaya maliyeti çok yüksek çıkacak. Bu maliyeti de halk ödeyecek. Şirketin bir teminatı yok. Yıkıntıyı halka bırakıp, gidecekler, çekip gidecekler.

ÖNCELİĞİMİZ ALTIN DEĞİL,

İNSAN VE ÇEVRE OLMALI

Tüm bu gerçekler ayan-beyan ortadayken; nasıl olur da Devrek’te siyanürle altın madeni çıkarılmasına ve HES projelerine evet diyebiliriz.

Şirketlerin Yalanına

Doğanın Talanına HAYIR!

DEVREK OLARAK YETKİLİLERE SESLENİYORUZ


 MAVERA MADENCİLİK A.Ş.'nin altın arama faaliyetlerine başlamadan önce çevresel etki değerlendirmesi (ÇED) raporlarının şeffaf bir şekilde paylaşılmasını ve yerel halkın bu süreçte bilgilendirilmesini talep ediyoruz. Ayrıca, olası bir madencilik faaliyetinin doğurabileceği sonuçların yerel halk ve uzmanlar tarafından detaylı bir şekilde tartışılmasını ve bu süreçte demokratik bir karar alma mekanizmasının işletilmesini gerekiyor.

Siyanürle kıymetli metal madenciliği yapılan yerlerdeki tahribatın büyüklüğü ve günümüze kadar en fazla altın çıkaran Güney Afrika Cumhuriyeti gibi ülkelerin bile bundan yeterince çıkar sağlayamadığı göz önüne alınacak olursa, bu faaliyetlerin yarardan çok zarara neden olduğu görülmektedir. Bu nedenle çevrede tahribata neden olan ve yarardan çok uzun vadede ciddi hayvan, insan ve çevreye zararlı olacağı su götürmez bir gerçek olan bu türden madenciliğin özellikle tarım ve hayvancılığa elverişli olan yerlerde sonlandırılması en büyük dileğimizdir. Çünkü gelecekte toplumun en çok ihtiyacı olan şeyin gıda olduğu ve gıdanın da kaynağının tarım ve hayvancılık olduğu değerlendirilmelidir. Unutulmamalıdır ki altın veya değerli madenlerden mahrum kalmak, insanın gıdalardan mahrum kalmasından daha fazla zarar vermez. Yaşayabilmemiz ve üretebilmemiz için tarıma ve hayvancılığa ihtiyacımız vardır.Siyanürle altın işletmeciliği çevreyi, faunayı (hayvan türleri), florayı (bitki örtüsü), insanı, insan sağlığını ve toplumu tehdit ediyor.

   Hiçbir kamu yararı bulunmayan, karı şirketlere, riski ve zararı doğaya ve insanlara olan siyanürlü altın madenciliğini istemiyoruz. Altın madenciliği sonunda ormanlar ve içindeki canlılar yok oluyor, ağır metal içeren ve asit üreten atık dağları oluşuyor, yer altı ve yer üstü su sistemleri değişiyor ve kirleniyor, devasa çukurlar ve atık havuzları ile bölge cehenneme dönüyor.

SİYANÜR ÖLDÜRÜR

Altın madenciliği sonucunda;

  1. Ormanlar ve içindeki canlılar yok oluyor,
  2. Ağır metal içeren eden ve asit üreten pasa dağları oluşuyor,
  3. Yer altı ve yer üstü su sistemleri değişiyor ve kirleniyor,
  4. Devasa çukurlar ve atık barajları ile bölge cehennem haline geliyor.
  5. Su kaynakları tehlikede…

 

  Önümüzde iki seçenek var.

  1. Uluslararası kapitalist şirketler ve yerli işbirlikçilerin çıkarları mı?
  2. İnsan ve doğa mı?

DOĞAYI TEHDİT EDEN MADEN PROJELERİNE HAYIR!...

 

Devrek ormanları altın, manganez ve bakır madeni kuşatması altında… Geçtiğimiz yıllarda Adatepe Köyü altın ve bakır madeni ile gündeme gelmişti. Bugünlerde yine altın ve bakır madeni ile gündemde. Orman alanlarının maden sahasına dönüşmesi ekosistemi tehdit ettiği gerekçesiyle tepki alıyor.

CEHENNEMİN KAPISINDAKİ ZEBANİ

DEVREK DİYE BAĞIRDI!...

Sesi duyan, yeryüzündeki şeytanları harekete geçmek üzere… Yanlarına ölüm makinası siyanürü alarak soluğu Adatepe ve çevre köylerde alacaklar.Şu anda hangi köy sınırlarına sondaj vurulacak, sır gibi saklıyorlar. Halkın öfke ve başkaldırısından korkuyorlar mı acep belli değil.

Devrek Çayı ile çevrili, çam ormanı ile kaplı bir tepede kurulmuş çok eski bir yerleşim yeridir. Kaz Dağları’ndaki doğa katliamının bir benzeri yaşanacak; Adatepe Köyü ve çevre köylerde…

 

(10 Aralık 2019 Pazar günü yazdığım nottan hareketle Adatepe ve çevre köyler ifadesini kullandım.

 

’’Zonguldak/Devrek Adatepe, Zonguldak/Alaplı/Gümeli, Düdüklüöz Yayla’’ ihaleye çıkacaktı. İhale ileri bir tarihe ertelendi. Yetkililerin ağzını bıçak açmıyor. Kimse altın madeninin adını ağzına almıyor, bakır deyip geçiştiriyorlar. Adatepe Köyü ve çevresinde aylar öncesinden toprak numuneleri alınıp incelenmeye başlanmış bile… Oksijen deposu ormanlarımızda siyanürlü altın arama faaliyeti istemiyoruz.’’

Biz doğayı korudukça doğa da bizi korur. K. ATATÜRK

 

 

 

   Türkiye'de ormanlar, Anayasa'nın 169. maddesi ile korunuyor. Bu maddede özetle "...ormanlara zarar verebilecek hiçbir faaliyet ve eyleme müsaade edilemez...” deniliyor.

Türkiye’nin yarısı madenlere feda

TEMA, 15 kenti odağına aldığı iki yıllık çalışmayla, madencilik faaliyetleri için ayrılan alanları tek tek tespit etti. Tablo vahim, 15 kentin yüzde 62’si, maden için ruhsatlandırılmış durumda

  ÖLÜMÜN ADI SİYANÜR

   Siyanürlü altın üretimi sonrasında ortaya çıkan yoğun atık, doğaya ve insana zarar vermektedir. Şirketlerin savunduklarının aksine; siyanür, toprağa ve suya kolayca karışır ve doğadan hemen kaybolmaz. Toprağa ve suya karıştığı için de, meyve, sebze ve içme suyundan dolayı insan bünyesine de kısa sürede tesir eder. Ölüme varana dek, birçok hastalığa da yol açmaktadır.

 GÜZEL YURDUMUN

HAVASINA, SUYUNA, TOPRAĞINA, ORMANINA DOKUNMA!...

Yaşanabilir bir ADATEPE,

Yaşanabilir bir DEVREK, ALAPLI,EREĞLİ, AKÇAKOCA

Yaşanabilir bir ZONGULDAK,

Yaşanabilir bir TÜRKİYE,

Yaşanabilir bir DÜNYA istiyoruz…

 

 TALANIN KARŞISINDA,

DOĞANIN YANINDAYIZ…

Her şey yaşanılası bir DEVREK için,

Devrek’te yaşayan insanlar, doğa ve tüm canlılar için, safları sıklaştıralım dileğimle, doğa da sevgiyle kalın.

Kaynak: Çetin Yılmaz Kdz. Ereğli, TMMO, TEMA

 

DİĞER YAZILAR
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİRX
ÇANAKÇI: EN BÜYÜK İSTEĞİM MUKİM TAHİR’İN MEZARINI YAPTIRMAK
ÇANAKÇI: EN BÜYÜK İSTEĞİM MUKİM TAHİR’İN MEZARINI YAPTIRMAK
KOMŞULARINI KOMAYA SOKTULAR
KOMŞULARINI KOMAYA SOKTULAR