Devrek Kent Konseyi, Devrek Belediyesi, ZBEÜ Doğa ve Sevimli Patiler Öğrenci Topluluğu; ilçemizde sokak hayvanlarının sorunlarına çözüm bulunması amacıyla PATİLİ DOSTLARIMIZLA YAŞAM ÇALIŞTAYI düzenledik. Bizleri aydınlatacak katılımcı arkadaşlar ve siz değerli konuklar hoş geldiniz.
Tüm paydaşlarımızın çağrıldığı çalıştaya, veteriner hekimler, akademisyenler ve gönüllüler katıldı.
Devrek’te sokak hayvanları konusunda çözüme kavuşturulamayan bir takım sorunların ortak akılla (beyin fırtınasıyla) çözülmesi amacıyla burada toplanmış bulunuyoruz. Sahipsiz sokak hayvanları ile ilgili neler yapılabileceğini tartışmaya açıyoruz. Sahipli hayvanların da kontrolsüz şekilde sokağa terk edilmesinin de nasıl önlenebileceğini de masaya yatırmalıyız. Aslında herkesin hem fikir olduğu çözüm; toplama, sürgün, ölüm değil; ÇÖZÜM SAHİPLENDİRME, KISIRLAŞTIRMA
Sokak köpeği sorununun çözümü için atılması gereken ilk adımlardan biri de, merdiven altı, kayıt dışı üretimin ve satışının engellenmesi…
Hafızalardan silinmeyen bir vahşet!Hayırsızada Sürgünü,
1910 yılında İstanbul'da yaşayan 80.000'den fazla sokak köpeğini toplu bir şekilde İstanbul açıklarında bulunan Sivriada'ya gönderilerek terk edildiği sürgünün adıdır. Adada aç ve susuz bir şekilde terk edilen köpeklerin tamamı açlıktan veya birbirlerini yiyerek hayatlarını kaybetmişler. Sorun çözüldü mü? Hayır!
Çözüm; toplamak, sürgün etmek, öldürmek, katletmek değil, KISIRLAŞTIRMA yaparak kontrolsüz üremeyi engelleyip hızla artan sokak hayvanı sayısını kontrol altına almaktır.
Sokak hayvanı sayısını artıran bir başka önemli etkende, kırsaldaki korumacı köpeklerin kontrolsüz bir şekilde çoğalmaları… Korumacı köpeklerçiftleşip doğurdukça, sahipleri bu yavruları ve çevredeki diğer köy köpeklerini torbalayıp getirip enyakın ilçe veya beldeye bırakıyorlar.
, Merkezi Yönetim’ce kurulacak sistem dâhilinde bu tür yarı sahipli korumacı köpekler de kısırlaştırılsa ve ilçeye beldeye bırakılan köpekler de kısırlaştırılmış olacağı için sayı artmayacaktır.
Merkezi yönetim kırsalda, yerel yönetim ilçe merkezinde elbirliği ile koordineli bir şekilde kısırlaştırma yaparsa sokak hayvanı sayısında çok ciddi bir düşüş sağlanmış olacaktır.
Türkiye’de Sokaklarda Tahmini Varsayımsal Köpek Sayısı
DSÖ’nün varsayımsal verilerine göre, bir yerleşim biriminde nüfusun % 5‘i gibi sahipsiz hayvan bulunur. 85 milyon nüfusta bu sayı 5 milyon civarında olması öngörülmüştür. Bunun 1,5 milyonu kedi olarak varsayılmış ve köpek nüfusunun 3,5 milyon olduğu tahmin edilmiştir.
DSÖ’nün verilerine göre düzenli kısırlaştırma ile bir yılda yaklaşık 3 milyon hayvan, iki yılda 6 milyon hayvan kısırlaştırılmış olacak. Yani sokakta kısırlaştırılmamış hayvan kalmayacak. Sokak köpeklerinde çevresel faktörler, genetik faktörler beslenme, ezilme, hastalıklardan dolayı ortalama ömür 2 yıl gibi hesaplanmıştır. Her yıl %30 civarında azalma ile iki yılın sonunda %60 azalma olacak ve üç yılın sonunda üreme tamamen kontrol altına alınmış olacaktır.
Matematik yalan söylemez; hesap kitap ortada…
Sorun meydanda, çözüm yanı başında
Alman düşünür Goethe
’’çözümde görev almayanlar, problemin bir parçası olurlar.’’ der.
Konuşmamı çok hoşuma giden konumuzla alakalı gülerek okuduğum, bir alıntıyla sonlandırmak istiyorum.
“Davul,belediyelerin omzunda,
Tokmak,Tarım Bakanlığı’nda,
Zurna,hayvan severlerde,
Halay,aşağı mahallede,
Düğün,yan sokakta,
Gelin ile damat,aileler arasında çıkan kavgayı ayırmaya çalışıyor.”
Sürçü lisan ettiysek, affola, saygılarımla…
11 Kasım cumartesi günü AKM’de Patili Dostlarımızla Yaşam Çalıştayı’nda yaptığım konuşma
