Reklamı Geç
Advert
Advert
Advert
Advert
BÜYÜK TAARRUZUN 100. YILINDA ATATÜRK’ÜN İZİNDE ŞUHUT’TAN KOCATEPE’YE YÜRÜDÜK
Faik MEKİK

BÜYÜK TAARRUZUN 100. YILINDA ATATÜRK’ÜN İZİNDE ŞUHUT’TAN KOCATEPE’YE YÜRÜDÜK

Bu içerik 4082 kez okundu.

Devrek Doğa Yürüyüş Grubu olarak; Atatürk’ün izinde Şuhut’tan Kocatepe’ye yürümek üzere 25 Ağustos Perşembe günü sabahı Cumhuriyet Alanı’ndaki Atatürk Anıtı’nda toplandık. Günün anısına çekilen fotoğrafın ardından Afyon’a hareket etmek üzere aracımıza bindik. Beş saat süren yolculuğun ardından yolculuğumuz Afyonkarahisar Kalesi eteğinde sona erdi. 226 metre yükseklikteki volkanik bir kaya kütlesi üzerinde yer alan Afyonkarahisar Kalesine çıkmak hiç de kolay olmadı. Tam tamına 701 basamak çıktıktan sonra şehrin manzarası yorgunluğumuzu alıp, götürdü.

’’ Kalenin zirvesinde MÖ.1200-700 tarihleri arasında Anadolu’da yaşamış olan Frigler Dönemi'ne ait kültür izlerine rastlanmakta olup, Ana Tanrıça Kybele’ye adanmış birçok tapınma yeri ile 4 adet büyük sarnıç (su çukuru) bulunmaktadır. Surları, Selçuklu Sultanı Alâaddin Keykubat zamanında kale dizdarı olan Mimar Bedrettin Gevhertaş tarafından 1235 yılında onarılmış, ayrıca kaleye küçük bir mescit ile yanına saray yaptırılmıştır. 1573’te Osmanlı Sultanı II. Selim’in emriyle Mahmut Bey tarafından burçları, sarnıçları ve kulesi tekrar onarılmıştır.’’

   Afyonkarahisar Kalesi’ni ardımızda bırakıp; şehrin tarih kokan yerlerini görüp, yöresel lezzetlerini tatmak için olanca hızımızla şehir merkezine daldık. Afyon; Hitit, Frigya, Roma ve Bizans’a ev sahipliği yapmış bir kent…Tarihi konaklar, camiler, hamamlar gördük, Şehir merkezinde bulunan Zafer Anıtı’nı günün anısına fotoğrafladık. Büyük bir heyecan ile anıtın karşısında bulunanZafer Müzesine yöneldik. Oda ne? Büyük Taarruzun 100. yılında müze  tadilat nedeniyle kapalı. Tarihi bir günde böyle bir rezillik pes doğrusu…. Yöresel lezzetlerin tadına bakıp, Şuhut’a hareket ettik.

Devrek Doğa Yürüyüş Grubu; 100 yıl önce 26 Ağustos 1922 sabahı, Başkomutan Gazi Mustafa Kemal önderliğinde başlatılan Büyük Taarruzun 100. Yılında ‘’Ordular! İlk hedefiniz Akdeniz’dir. İleri’’ komutu ile başlatılan Büyük Taarruzun başlangıç noktası Kocatepe’de… Bu noktadan başlatılan Büyük Taarruz 30 Ağustos’ta Dumlupınar’da kesin zafer ile sonuçlandı.

Güneş batarken ulaştığımız Şuhut’ta İlk durağımız,Mustafa Kemal’in Büyük Taarruz öncesinde Şuhut’ta kaldığı ve karargah olarak kullandığı Atatürk Evi oldu.Afyonkarahisar'dan yola çıkarak temsili olarak düşman birliklerini İzmir'e doğru süren atlı birlikleri İzmir’e uğurlanmasının ardından kutlamalara kortej yürüyüşü ile devam ettik. Kutlamalar Şuhut Belediye Şehir Stadyumu’nda devam etti. Gece yarısına doğru Çakırözü Köyü’ne hareket ettik. Kutlamalar Çakırözü Köyü’nde devam etti. Kahramanlık Türküleri Dinletisi ve Büyük Taarruz Video gösteriminden sonra; Atatürk’ün izinden Şuhut/Çakırözü Köyü’nden başlayıp, Kocatepe’de sona eren, ulusumuzun bağımsızlık mücadelesinde zafere götüren 14 kilometrelik yol yürüyüşünün sonunda görevli binbaşı Atatürk’ün bir ulusun kaderine yön verdiği askeri harekatı tüm detaylarıyla anlattı.

Güneşin doğuşu ile Kocatepe’den ayrıldık. Afyon’un kuzeyinde yer alan Frig Vadisine bir saatte ulaştık.İlk durağımız, Frigler döneminden beri yerleşim yeri olarak kullanıldığı bilinen AyaziniKöyü oldu. Ayazini yerleşiminin girişindeki kaya kütlesinin oyularak inşa edilen Ayazini Kilisesi veya halk arasında Gavur Hamamı olarak da bilinen yeri büyük bir hayranlıkla gezdik. Roma ve Bizans döneminden izler taşıyan yapının koridorunda duvarlara kazınarak yapılmış Türk boylarına (Kayı, Bayat, Afşar, Eymir)  ait kabartmalardan Türklerin Anadolu’daki hakimiyetleri anlaşılıyor.

Frig Vadisi boyunca, Frigyalılarınoyarak yaptığı kaya evler, mezarlar, kaleler, anıtlar ile Roma ve Bizans döneminden kalma manastır, kilise, şapellere rastlıyoruz. Yetmiyor, jeolojik yapısı gereği oluşan kanyon, mağara ve peri bacaları vadi boyunca görsel şölen sunuyor. Ölülerini kayalara oyulmuş mezarlara gömen Friglere ait mezarları çoğu tahrip edilmiş durumda…

Ayazini Ören Yeri’nde yaptığımız kahvaltı ve sohbettin ardından rotamızıAvdalaz Kalesine çevirdik. Tüf kaya kütlesi oyulmuş çok katlı, çok odalı ve sarnıçlı bir yerleşim yerini Bizanslıların inşa ettiğini, aynı zamanda savunma amaçlı kale olarak da kullanıldığını öğreniyoruz.

   Yükselen güneş ile ısınan hava ve yorgunluğun ardından, kapanmaya yüz tutan göz kapaklarımızı açık tutmaya çalışarak aracımıza kendimizi zor atıyoruz.

26 Ağustos 1922’de gerçekleştirilen BÜYÜK TAARRUZ ile emperyalist işgalcilere büyük bir darbe vurularak KURTULUŞ SAVAŞI kazanıldı ve ülkemiz ekonomik ve siyasi bağımsızlığa kavuştu. Cumhuriyetle birlikte benimsenen sanayileşmeye dayalı üretim modeli 1950’li yıllardan sonra terk edilmeye başlandı. Başta ABD ve diğer emperyalist ülkelerin ileri karakol görevinde bulunan siyasi iktidarlar ülke ekonomisini uluslararası sermayeye teslim ettiler.1980 sonrası, IMF, Dünya Bankası’nın direktifleri doğrultusunda özelleştirme adı altında Ülkenin yeraltı ve yerüstü zenginlik kaynakları ve Kamu İktisadi Teşekkülleri uluslararası sermayeye teslim edildi.

Sakarya Meydan Muharebesi Tarihî Millî Parkı

 Dönüş yolunda Polatlı yakınlarında kurulan; Sakarya Meydan Muharebesi Tarihi Millî Parkı’nı gezerken duygulanmamak elde değil. Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘’Hattı müdafaa yoktur, sattı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır.’’ Emrini verdiği, Kurtuluş savaşı için dönüm noktası olan 22 gün 22 gece devam eden Sakarya Meydan Muhaberesi 101 yaşında…

Kaynak: "Anadolu'nun Kilidi Afyon" kitabı

BU ZAFERİ 100 YIL ÖNCE KAZANDIK,

SONSUZA DEK KORUYACAĞIZ.

YAŞASIN CUMHURİYET

 

DİĞER YAZILAR
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİRX
 “KUTLAMA DEĞİL ANLAŞILMAK İSTİYORUM” YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ YAPILDI
“KUTLAMA DEĞİL ANLAŞILMAK İSTİYORUM” YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ YAPILDI
14 YILDIR YOKSUN BABA!
14 YILDIR YOKSUN BABA!